can sıkıntısından delikler açıp buzda onları
iyorum.(buz gibi su ölü
miş gibi oluyor lan.neyse karıştırmayın burayı) iglolar arası dolaşıyorum. benim komşunun kızı çamaşır asıyor.sarışın mavi gözlü birşey.
-matilda çamaşırlar donacak neden asıyon gel benim sobada kurut dedim.
-olur kukababe dedi.
girdik igloya. o çamaşırları asarken şöyle bi süzdüm. büyümüştü. işi bittikten sonra ben işe koyulmuştum. bildiğim bir yer var bi kahve içelim hem ısınırsın dedim. incelikle kabul etti.
buralarda bildiğim güzel bir yer var dedim. oraya doğru yola koyulduk. huskylerimin çektiği kızağa binip gittik. indiğimizde kar fırtınası henüz başlamış,görüş azalmıştı. başımızı sokacak bir yerin olması güzeldi.
önden buyur deyip içeri davet ettim. girdi. arkasından da ben girdim.
iyi ama ama burası burası bi ayı ini dedi.
ne sandın yarraam dedim attım 4 tane dişi kutup ayısının önüne.
bu fırsatı kaçıramazdım indirdim şalvarı,kavuğu yana koydum, kementi açtım. kutup ayıları matildayı yerken narkoz almış gibi sakindiler birer şaplak atıp işe koyuldum.
tam ikinciye geçmiştim ki kar fırtınası durdu. bir de ne göreyim inin girişinde 3 kamera 4 nat geo wild elemanı.
hay sizin çekeceğiniz işi
eyim deyip bunlara saldırdım.
3 eleman kaderine razı oldu. ama kameraman kaçtı onu da bulacam...
he matilda da iyi kızdı da bi kutup ayısı değil.