1
çok kötü şeyler. hep kötü uyanırım böyle kabuslar ardından. bir keresinde neyimle metroya binmişim. nedense kılıfsız almışım yanıma. halbuki çok hoş sert bir kılıfı var. oldukça koruyucu. neyse metro duruyor aniden, ben demire tutunayım derken sertçe demire çarpıyorum neyi. kamış ikiye bölünü veriyor. ağlamaklı oluyorum ve koşarak metrodan iniyorum. ne yapacağımı düşünüyorum. bunu ustama nasıl açıklayacğım. neyime sahip çıkamadım. ne diye kılıfsız taşıdım ki onu? gibi uzun uzun iç muhasebe yapıyorum. istasyonun merdivenlerini ciddi bir tükenmişlikle çıkıyorum. uyanıyorum.
terlemişim, kalbim kuş çırpınırcasına atıyor. yüzümü yıkıyorum. üstünden belki iki ay geçti bu rüyanın ama ne rüyam canlılığını yitirdi ne de uyandığımda duyduğum korku. neyimin sağlam olduğunu görünce duyduğum haz da dün gibi aklımda.
2
yabunayazacakbişeybulamadım
#148117 corvus corone | 04/07/2013 14:51
3
onu da mı bağa soruyon?
@1 sanırım bugün açtığın başlıklara uyacak kardeş bu söz .s
#148118 megaira | 04/07/2013 14:52
4
bir başka sefer neyimin üstüne oturuyorum. ney üç parçaya ayrılıyor. yapıştırsam mi diye düşünüyorum uzunca bir süre hüzünlendikten sonra. ama akordu bozulur diyorum ciddi ciddi. sonra neyim için elimden bir şey gelmeyeceğini anladığımda bir dostum ölmüşcesine ağlıyorum.
sonra uyandım ve bütün gün rüyamı düşündüm. akşam eve dönünce saatlerce ney çaldım. sonra onu yatağına yatırdım. sahiden var bir yatağı şaka değil. böyle düz bir yüzey. aksi takdirde kamış bükülür ve notaların hassas ayarları değişir. başpareyi de düz yüzeyin dışına vermek gerek. yoksa başı da eğilir başpare tarfının aksi yönüne ki bu da ses çıkışını çok kötü etkiler. volüm düşer, kalitenin yerinde yeller eser. ohooo...