1
hadi atılla atalay ı anlat bana(:
#158000 bnsdecby | 10/07/2013 22:50
2
konuşurken çok şey olmuyordu aslında. eşofmanlı adamlar geri geri eski bir zamana koşuyor, göçmen dadılar uzaklardaki kendi bebeklerini özlüyor, rüzgar su birikintisindeki aralıksız alışveriş ve yokoluş fişlerini üflüyor, biz iki eski aşık; geçmiş masumiyetimizin üstüne yirmi dört kat dikilmiş, mutlu erişkin taklidi yapıyorduk.
#158023 elferya | 10/07/2013 22:58
3
Bazen yalnızca seyretmek iyidir dedi. Fakat karışmasın, seyretmekle seyirci kalmak aynı şeyler değildir. :)
#158049 bnsdecby | 10/07/2013 23:16
4
yerli yersiz tüm insan seslerini biriktiriyordum ben. çokluğundan canım yanıyordu, bazen boşluğundan...
şimdi işte, beynimdeki çöpten evde yangın çıkmıştı.
#158058 elferya | 10/07/2013 23:18
5
yalnızlık korktugun kadar kotu bı sey degıl bütün çocuklar senin olur, çiçeklerin rengini bilirsin, iskeleye konan kuşun adından haberin olur, çizik zeytin yapmayı öğrenirsin, reçel belki, sakız rakısı sonra? yani en güzel sofrayı kurmayı. çünkü o sofrada yalnızca sen ve bu dünya oturursunuz. aklın karşında oturan kadında erkekte ya da çocukta değildir. dünyayı hissedersin. bir yalnızın çektiği gün batımı fotoğrafını ruhu kalabalıklar tarafından ele geçirilmiş kimse çekemez.
#158062 bnsdecby | 10/07/2013 23:19
6
başka türlü olur zannediyordum, ne bileyim işte yani...
ne de olsa bir zamanlar yakıp yıktık birbirimizi. aşkımızdan kuzey yarı küre arıza yaptı. sonrasında yıllarca yarı ölü dolaştım ben.
#158081 elferya | 10/07/2013 23:24
7
kırık kalpleri götürürsün peşinden, çocukken yarım bıraktığın ekmekler gibi, ardınsıra koşarlar. olmadık bir zamanda kendilerine dair şarkıyı kulağına fısıldar herbiri. duymam artık sanarsın, dudağın o bildik melodiye hüzünle eşlik ederken, sen içindeki boşluğu bir başka boşluğa savurup avunursun. kendi kırıklığını bir başkasının peşine takınca suskun ve çaresiz, belki, o zaman.
#158088 bnsdecby | 10/07/2013 23:26
8
kendinize "yaşam devam ediyor, geçip gidecek" dersiniz... unutur musunuz peki? bu, zamanla ilgili bir şeydir... parmağına çekiç vurmuş bir insanın, elini deli gibi sallayıp zıplaması, söz konusu acıysa asla geçirmez...
#158102 elferya | 10/07/2013 23:31
9
yaa yerımm gelıs gıdııss tam ben yazcaktım amaa:/
unuturken, sinemaya gider, öyküler okursunuz, gülersiniz, gözleriniz dolar... "gerçekten başından geçti mi?" diye sorarsınız öykücülere, oysa "anlatılan sizin hikâyenizdir" hep... birileri avucunuza kalbini bırakır, derin mavi bakmayı bilmiyorsanız, göremezsiniz
#158115 bnsdecby | 10/07/2013 23:37
10
@9 bunu ben hazırlamıştım nasıl yazarsın sen ya :((
hiç sesini çıkarmadan, boş çay bardaklarıyla dolu masanın üstüne kapandı... bir süre öylece durup o'nu izledim... usulca masanın üstünden sigara paketimi aldım... koşmaya başladım sonra... oturduğumuz çay bahçesinden hızla uzaklaşıyordum... koştum yüzüme dallar çarptı, cam kırıklarına bastım, bir şeyleri devirdim, birileri bağırdı arkamdan,ama hiç birisi O'nun sesi değildi; durmadım, koştum...
#158124 elferya | 10/07/2013 23:43
11
şimdi o ebekulak iki kırmızı karenin arasında öölece duruyor... şarkı sırasında çantasını karıştırıyordu. o zaman koymuş olmalı. silâh olarak ebekulak çekeceğini hesaba katmamıştım.
içimdeki yavru kedi debelendi. diyememeklerle geçen ömrüme bir de ?yasemiiin? sözcüğü eklendi. yüz kırmızı kare... bin kırmızı kare...
#158134 bnsdecby | 10/07/2013 23:45
12
" ya içinde, ya dışındasındır çemberin; kendin içindeyken kafan dışındaysa..."
madem ben çemberin içinden bir yerden ufaklığa "artık uzamasın" demiştim. öyleyse çemberin dışında aklım kalmasındı...
#158157 elferya | 10/07/2013 23:57