, şu hesabı silelim, bu pelikan nicki üzerime yapıştı, istediğim gibi yazamıyorum. olmuyor
. rahat edemiyorum.
sıkıntıdan elaleme laf atıyorum, milletin sinirlerini bozuyorum.
dayı dayı dayı, girsin götüne keman yayı
.
bir de (sbkz: pharaoh nakhileph) vardı.
(sbkz: menkul kıyametler borsası) nicki ile solda yardırmak için ilk usulsüz fake hesabımı aldım.
sonra sağda yardırmak için
sag bastan soy.
ardından her yaz yaptığım gibi foucault sarkacını okurken, oradaki anlamsızlıklar fakültesinde dersi verilen (sbkz: teyzeleri selamlama makinesi)'ni gördüm ve iyi nick olur diye onu da aldım
.
başladım önüme gelene giydirmeye. filozoftan başladım. arkeolog, mühendis, fizikçi, hukukçu ne bulursam yardırdım.
ama arkeoloji çok güzel bir alan, ilgi de duyarım. bu nedenle diğerleri onun yanında sıradan kaldı ve ona yöneldim.
sonra ayk a dedim. olm 5 hesabım var. oha
abi naptın, dedi.
3 ü gitsin
pelikan, pharaoh nakhileph ve sag bastan soy uçsun istedim.
eski alem günlerinden kalma bu pelikan nickini silmeyeceğini söyledi.
pharaoh ve sag bas uçtu.
kaldı üç hesap.
dayı ne
?
burada pelikan hesabı ile yazarken bu
ik dayı mevzusunun beni ele geçirdiğini gördüm ve bu hesaptan kurtulmak istediğim içimn de iyice saçma salak hareketler yaptım.
şimdi kurallara aykırı olarak 3 hesabım var. biri gidecek.
bakalım hangisi giderse.
eski sözlükte böyle bitirirdim:
hörmetlerimle...
arkeologlar, kızmayın, sizi severim. mühendisleri de severim. ama filozofları
seniz sevemem. sevmiyorum
, zorla mı lan?