ben tartışmaya doyamadım

  1. 26
    @31 zaten sonsuz.
    #264084 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 02:01
     
  2. 27
    peki bu çoklu evren modellemesi ne olum zaman ve mekan diğerlerinde yok mu sansür ?
    #264089 efendi | 30/07/2014 02:05
     
  3. 28
    @34 çoklu evren modellemesi bir varsayım. mesela diyelim ki iki evren var. bunların iki ayrı evren olabilmesi için aralarında hiçbir bağlantı hiçbir madde alışverişi olmaması gerek. bu durumda da senin, diğer evreni bilmen imkansız hale gelir. madde alışverişi olursa bu durumda artık yine tek evren vardır. yani çoklu evren modellemesi bizim için düşünmesi gereksiz bir şey. bilim adamları ne amaçla kullanıyor bilemem. onlar bu varsayımları faydalı işler için kullanıyorlar zira. ama diyelim ki birbirinden kopuk iki evren var, diğerinde de zaman var mıdır? hareket varsa vardır. ama yaklaşımımız yanlış şöyle yaklaşalım olaya: zaman olabilmesi için hareket, oluş gerekir. bir şeyin olmadığı yerde hareket-oluş da olmaz. bu sebeple zaman da yoktur. zaten boşluk diye bir şey yoktur, nesnesiz alan olmaz. yani eğer evren yoktan var edilmiş olsaydı dahi, "her zaman" var olmuş olurdu. çünkü zaman da evrenle beraber ortaya çıkmış olurdu. bunlar çok karışık ve saçma geliyor. çünkü bir şeyin yoktan var edilmesi gerçekliğe ters. soyutlamalardan meydana gelmiş, gerçeklikten kopuk. iki yön var, düşünce ve nesne. bu ikisini birbirinden kopardın mıydı orada hataya düşersin. saçmalıklar ve paradokslar meydana gelir. işte bu örnekte nesne düşüncesi nesnenin kendisinden kopuyor ve yoktan var oluyor.
    #264102 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 02:11
     
  4. 29
    @35 evrenin sonsuz olduğunu bilmen için sonuna varmanın imkansızlığından emin olman lazım yani buda sadece bi teori bebyim onu nasıl yapacaz
    #264106 efendi | 30/07/2014 02:13
     
  5. 30
    yani varmak derken anladın sen?
    #264109 efendi | 30/07/2014 02:14
     
  6. 31
    @37 öncelikle soyutlamaları bırakıp bütün olarak düşünüyoruz. mesela kaşık dediğimiz şey bizim kullanım amacımıza göre kavramlaşmıştır. oradaki şey kaşık değil, bir nesnedir. moleküllerden oluşur. diğer nesneler ve moleküller ile iletişim içerisindedir. onun sınırlarını sen belirlersin ona kaşık diyip, ama sonsuza kadar bölebilirsin kafanda. neden? çünkü o sonsuz bir bütündür, sen bölmektesindir onu. diğer şeylerden ayırarak, yani soyutlayarak. bu durumda esas olarak herhangi bir yerde son görebilmemiz zaten imkansız. çünkü bu "boşluk görmek" demek oluyor. oysa boşluk diye bir şey tanımı itibariyle var olmadığından bunu yapamıyoruz. aslında diyorum ki sonsuzluk, bir nesnenin sonsuza kadar bölünebilme ihtimali olarak anlatılabilir. gerçekte nokta yoktur derler ya. noktayı insan belirler. noktanın boyutunu da insan belirler. gibi.
    #264114 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 02:20
     
  7. 32
    sonsuzluk şöyle algılanır: 1+1+1+1+1+1+1+1... oysa o 1'i insan belirler. gerçek neyse odur, elemanlardan meydana gelmez, bir bütündür.
    #264115 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 02:21
     
  8. 33
    soyutlanmış olan algılanamaz dolayısıyla yok kabul edebileceğimiz şeyler midir? ya da düşünmesi gereksiz? herşeyden önce gereklilik öznel bir algı şeklidir burda düşünmemiz gereksiz diyerek var olmadığını ispatlamış olmassın dolayısı ile burdaki sonluluk soyutlaşır ama varlığı kesin olarak yok olmaz?
    #264126 efendi | 30/07/2014 02:26
     
  9. 34
    bide şu ana kadar geçen zaman son bulmuştur mesela orda da bi sonsuzluk paradoksu var sonun ardında ne olduğu önemli orda da biraz paralel evren olayı var algılanamayan boyutlar yada çoklu evrenler gözlemlenemez olduğu için yok kabul edilmezler ya da düşünme gereksiniminin mutlak yokluğundan bahsedilemez?
    #264133 efendi | 30/07/2014 02:30
     
  10. 35
    @40 o söylediklerimin çok küçük bir kısmıydı ve bir eklemeydi sadece. ama onu da tartışırım istersen. gereklilik, gerekliliktir. bir amaç içerir. düşünmek de öyle, bir amaç içerir. şimdi düşün ki bir yer var, bizimle hiçbir bağlantısı yok. sıfır bağlantı. yani hiçbir öngörüde bulunamayız. elimizde sıfır veri var. ne yapacağız? orada salata krallığı var diye de düşünebiliriz. kocaman bir tavşan var diye de düşünebiliriz. ne istersek düşünebiliriz. neden? çünkü sıfır veri. var mı yok mu belli değil. nerede olduğu belli değil. onu neden düşünüyoruz? o da belli değil. şu anda neyden bahsediyoruz? belli değil.
    #264134 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 02:31
     
  11. 36
    @42 yoktur demiyorum bu arada. üzerine düşünmemiz anlamsız diyorum.
    #264135 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 02:32
     
  12. 37
    @43 sonsuzluk ta aynı belirsizliği taşıdığına göre gerçekliği çoklu evrenin ki kadardır?
    #264136 efendi | 30/07/2014 02:33
     
  13. 38
    @41 zamanın durmasının imkansız olduğunu düşünüyorum.
    #264137 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 02:33
     
  14. 39
    ya da sonsuzluğunda üzerine düşünmememiz gerekir?
    #264138 efendi | 30/07/2014 02:34
     
  15. 40
    @42 söylediklerini anlamadım ama şu ana kadar geçen zaman son bulmuş sayılır dediğini hiç anlamadım.
    #264139 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 02:34
     
  16. 41
    @47 işte burada kafa karışıyor, laf salatasına dönüşebilir dikkat. bizimle hiçbir bağlantısı olmayan, elimizde veri olmayan bir nesneden-evrenden bahsediyorduk. zaman kavramı ile, bunu neresinden bağdaştırıp da benzetiyoruz? ne ilgisi var? zaman hareketi algılayış biçimimiz. elimizde veri yok mu onunla ilgili?
    #264140 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 02:36
     
  17. 42
    ben zamandan değil evrenin sonsuz olmasından bahsediyorum burada çoklu evrenler başka fizik kuralları başka zaman mekan tabloları demek eğer var olduğunu kabul edersek demek ki bu evreninde sınırları var o sınırları çizemiyor olmak bu evrenin herşey olduğu ya da sonsuz olduğu anlamına mı gelir ?
    #264143 efendi | 30/07/2014 02:41
     
  18. 43
    ama ne kadar kafa açıyonuz siz böle ? hiç olmadı. edit: eksileri alayım
    #264144 anexeiss | 30/07/2014 02:43
     
  19. 44
    @50 dur düşüneyim biraz. kafamı toparlayamıyorum.
    #264151 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 02:54
     
  20. 45
    taam la boşver sansür şu malla bi ilgileneyim?
    #264154 efendi | 30/07/2014 02:57
     
  21. 46
    sen ilgilen yav hemen cevap vermek zorunda değilsin :D ben de ne zaman yazarım belli değil zaten.
    #264155 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 02:57
     
  22. 47
    düştüğümüz bir hata var bence -ben de düştüm- o da nesneyi hareketinden yani dördüncü boyut olarak zamanından bağımsız ele almamız. bu da yanılgıya sürüklüyor bizi. evren sürekli bir oluş içerir, sürekli genişlemektedir örneğin. senin böyle bir evrende son bulabilmen için, önce belirli bir "an" ele alman gerekir ki o an içerisinde evreni ele alıp sınır çizebilirsin. oysa gerçekte zaman "an" lardan meydana gelmez. insan "anla"yabilmek için algısında kesintiye uğratır zamanı- soyutlar yani. gerçeklik durağan bir an-durum değil akışkan bir hareket-olaydır. bu durumda yine evrene bir son biçebilmemiz mümkün görünmüyor.
    #264156 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 03:02
     
  23. 48
    bu arada anlaşılması zor şekilde anlatmış olabilirim nasıl basitleştirsem bilemedim.. yani sen salak olduğundan değil çok farklı kavramlarımız var aynı kavram sana başka bana başka şey anlatıyor onları açmak lazım. ama bu kadar becerebildim.
    #264159 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 03:04
     
  24. 49
    yani diyorum ki evrenin sonlu olması için önce son bulması lazım. bu durumda da son bulma eylemini gerçekleştiremezsin artık var olmayacağın için.
    #264162 anoktainoktagnokta | 30/07/2014 03:06
     
  25. 50
    benim kastettiğim zamansal döngünün sonluluğu değildi zaten kapka fiziksel birr sınırının olmasıyla ilgiliydi
    #264164 efendi | 30/07/2014 03:10
     
iv>