76
@75 haklı
#381312 kedde | 10/01/2015 23:48
77
Etik etik dediğin nedir gülüm
78
fikirlerden biri ilahi adalet ve tanrı inancına dayanması gerektiğini söylüyor. başka ne olabilir?
79
80
etiğin belirleyicisi örf adet mi din mi sosyal hayat mı yönetim biçimi mi
81
@80 ben sana sordum :D sence ne olmalı?
82
bence tüm bunlar etkili bizim ülkemiz üzerinden düşünürsek. o yüzden de bana göre olmayan bir kavram.
83
ideal toplum yapısı dediğimiz ütopik bir düzeni baz aldığından mevcut dünya düzeni üzerinden etik kavramı tanımı da ideal toplumdaki etik kavramı ile uyuşmayacaktır. yani başka bir deyişle gördüğümüz dünya üzerinde etik sayılan bi' çok unsur orada sıradan olacağından bu daha önce görmediğimiz bi' şeyi betimlemeye çalışmaktan farksız olacaktır.
84
çevreyi elbette.asgari ücret düzeyinde yaşam süren bir toplumun etik anlayışı ile bir öğünde asgari ücreti yiyen toplumun etik anlayışının bir olması beklenemez.aslında buradan bakıldığında ekonomik düzeyde önemli bir faktör. kısacası herkesin etiği kendine.
85
Şeriatçıyım diyip geçiyorum.
86
otuzbirciyim deyip çekiyorum.
87
@85 adam öldürmek de kişiden kişiye doğrudur ya da yanlıştır, ama kimse çıkıp "görelidir, istersen öldürebilirsin" demez. çünkü bireyiz ve göreli evet ama bir toplumun içerisinde yaşıyoruz. soru da bu alanda zaten.
88
ayrıca bir şeyin göreli olması var olmaması ya da doğru cevabının bulunmaması demek değildir. birden fazla doğru cevabının olması demektir. ben de sizinkini soruyorum.
89
Bence etik değerler insanların özünde vardır. Önceden gelmiştir yani, burayı da elbette allah'ın var oluşuna bağlayacağım. Ahlak, insanların özünde vardır. O yüzden kur'an'da "biz seni güzel ahlakı getiresin diye gönderdik" değil de "biz seni güzel ahlakı tamamlayasın (buraya dikkat)diye gönderdik" denmiştir. Yani etik kurallar insanların bilgisindedir. Ama az etik ve çok etiği konusmalıyız burada. Herkesin ettikten anladığı farklıdır. Anarşist yapılı birinin etik anlayışı kurallara uyan birinin etik anlayışı farklıdır. Anlayış derken, ölçüyü kastediyorum. Hani dinde allah'tan korkmanın ölçüsü olarak imanı kullanılırız. İmanı zayıf veya guckut deriz. İşte insanlar arasında da böyle bir ölçüt vardır etik olmak konusunda. Selam.
90
@90 mesela evet cevaplardan biri bu :D başka kimseden cevap gelmeyeceğini düşününce boşuna beklemeyip tartışmaya mı dalsak diyorum.
91
@91 bana uyar ama silahşör ya da strogoff gelirse işimiz yaş.:D
92
neden mesela dediğin gibi düşünüyorsun? hangi düşünce süreçlerinin ardından "ahlak, insanların özünde vardır" kanısına vardın?
93
cevabım arada kaynadı galiba :
www.exkutupsozluk.com/...
94
@94 saat 12'yı geçince görünmüyor ya önceki yazılar görmemişim o yüzden. ama dediğini anlayamadım tam şimdi okuduktan sonra, biraz açsana?
95
@83 zaten ideal bir şey düşünürken günümüz ile uymaması çok doğal, günümüzdeki durumu değiştirmek istediğimiz için ideal kurmaya uğraşıyoruz. ama son dediğini anlamadım.
96
aslında soru şu, belki böyle sorarsam daha az karışır kafalar: insan neden iyilik yapmalı?
97
@98 buraya nasıl geldik hiç anlamadım ben mesela, soru farklıydı yav :D kafam yavaş çalışıyor benim ona göre.
98
@93 öncelikle şöyle bir konudan gireyim. Toplumdan topluma ahlak anlayışı değişiyor değil mi? Mesela en basitinden büyüklerin yaninda bacak bacak üstüne atmamak ahlaklı bir davranış sayılabiliyorken başka bir toplumda sayılmayabiliyor. Bir insanı öldürmek suçtur şimdi bakarsan. Neden suçtur? Çünkü yasalarla belirlenmiştir ve toplum bunu sindirmiştir. Ama adam öldürmenin serbest olduğu bir ülke düşünürsek. Bu defa adam öldürmek değil de adamı nasıl öldürdüğün konusu da bir yasa çıkacak. Örneğin şu vakitte öldürmeyeceksin, çocuklarının yaninda öldürmeyeceksin falan. Yani insanlar ne kadar aşırı olurda ahlak anlayışları o kadar azalıyor bana göre. Sokak ortasında, önüne gelenle sevişme özgürlüğünün olduğu bir ülke düşünürsek bu defa bu ilişkinin nasıl olacağı söz konusu olacaktı. Şu pozisyonları denemeyeceksin, kırbaç kullanmayacaksın falan.:D neyse, çok uzadı. Şimdi gözlemlerime geleyim. Ahlak insanların özünde vardır demek isterken elbette üsttekileri baz alarak konuştum. Ahlak, dinle, okulla gelecek bir şey olsaydı o zaman din eğitimi almayan, okumayan kişiler ahlaksız olurdu. Ama bakıyoruz, ateist bir adam inançlı birinden daha insancıl olabiliyor, hayatı boyunca okula gitmemiş sokakta uyuyan bir adam sana bir gece hayat dersi verebiliyor. Tüm bunları toplayayım.. Ahlak öyle sonucu 1 veya 0 olan bir olasılık değil aksine çok hassas ölçüleri olan bir kavramdır. Bir insan istediği kadar toplumdan kopuk olsun, örf ve adetlere karşı çıksın yine bir gün "abi bunu yapmam yanlış" diyecektir.
99
anlatmak istediğim şey insanların ahlak anlayışını toplumun eğitim düzeyinden, eğitim öğretim esnasındaki yönlendirmelere, taraflı ya da tarafsız yetiştirilebilmesine, ekonomik refahın her kesim için aynı ölçüde eşit olabilmesine, o dönem içi savaş yahut barış esnasındaki psikolojik yıpranmaya vb. pek çok değişkene bağlıdır. aynı şekilde toplumlar da bundan etkilenir. zamanla tepkisiz kalabilirler bi' çok olay Karşısında. mesela ırak'taki olan olaylar (patlamalar, silahlı saldırılar, ölen çocuklar vb.) çok değil üç gün içinde Amerika'da yaşansa amerikan toplumunun dinamikleri yüzünden kestiremeyeceğimiz noktalara gelebilir. burada en önemli etken psikolojik yıpranmadır kanımca. yani sizin etik anlayışınız bireysel ya da dini temellere de dayansa psikolojik birikim doğrultusunda hareket edip, davranışlarınızı ona göre şekillendireceksiniz.
100
@100 anladım. dediğin şeye benim şöyle bir açıklamam var: insan yaşayabilmek için hayatını beraber kurup kolektif hareket etmek zorunda. yani toplumsal bir canlı, uzatmaya gerek yok daha önce çok yazdım buralara. beraber yaşayabilmek için de insanların buna uygun davranması gerekiyor. yine daha önce yazmıştım bir yerlere, üç kişi toplanıp aynı eve çıksak mesela biz koymadan bazı kurallar meydana gelir. birbirimizi öldürmeyiz örneğin. neden? 1- kirayı iki kişi ödeyemez. 2- öldürmek doğal olsaydı birbirimize güvenemeyeceğimizden beraber yaşamaz ayrı hayatlar kurardık. böylece insan toplulukları var olduğu andan itibaren hiç düşünülmeden, uzlaşılmadan mecburi olarak bazı davranış biçimleri meydana geliyor. ahlak diye buna diyoruz, yüz binlerce yılda doğal bir gelişim ile ortaya çıkmış, temelleri bilinmeyen "geleneksel" kurallar. toplumların farklı yaşayışları olduğundan farklı toplumlara farklı kurallar gelişiyor bu çok uzun süre içerisinde. ama etik başkadır. etik, insanın toplumu inceleyerek bilimsel bir bakış açısıyla eleştirel gözle ele alarak bilinçli bir kurallar bütünü oluşturmasıdır. bilinçlidir yani kısaca. ayrıca ahlağa dönersek, dediğin konuda şunu kaçırıyorsun: ahlaklı olmak için okumak eğitim almak gerekmez. çünkü o eğitimi doğduğun andan itibaren alıyorsun. doğayı öğreniyor, çevrendeki diğer insanlardan insan olmayı ve insan içinde yaşamayı okusan da okumasan da öğreniyorsun. insanlar çocuklarını eğitirler, doğa da onları eğitir, toplum içerisinde yetişmiş olmak ahlak eğitiminin kendisidir zaten. bu yüzden "okul okumamasına rağmen ahlaklı ise doğuştan geliyor olmalı" diyemeyiz.