o kadar ezildik şampiyon olamadık hakkımız yendi falan ama
- 1
- 2
- 3hı hım... haklısın. suratına aziz yıldırım maskesi takıp kadıköy'de bi o yana bi bu yana tepişen babamdı?.. az şikeci, kararında ajitasyondunuz o zamanlar... peh... dinime küfreden müslüman olsa ... :/
- 4kim tepişti bilmem ama ben tepişmedim eminim.
- 5böyle sayınca da çok geldi gözüme ya... ama olsun her yerde her zaman tek aşk beşiktaş^^#363834 endoplazmikbircool | 16/12/2014 18:14
- 6@4 tişikkirlir sipirmin... :/
- 7bir olay karşısında haksızlığa karşı duruş vardır, bir de sürekli şikayetçi olup, sürekli yok ezilen, yok hakkı yenen diye hiçbir dayanağı olmayan ağlamalar vardır. beşiktaş klübü ve taraftarı yıllardır aynı psikoloji içerisinde. kendi başarısızlıklarını aslında var olmayan şeylere bağlayıp kapatmaya çalışıyorlar. kimsenin size sportif anlamda bir haksızlığı yok; bu dava sürecini ayrı tutuyorum. kimsenin size kastı yok, kimse sizi engellemeye çalışmıyor. yönetim başarısızlıkları, futbolcu kalitesizliklerini garip garip şeylerle bağlayıp acıtasyonu huy edindiniz. beşiktaş klübü türkiye'nin 3. klübüdür. taraftar kalitesini sportif başarıya yansıtamadığı için de sürekli başka sebepler arkasına saklanır.
- 8biz ölelim o zaman :D#363837 siyah kırmızı | 16/12/2014 18:20
- 9ya beşiktaşlılar harbiden komik oluyonuz bazen, hakkımız yendi falan. yahu federasyon başkanı yıldırım demirören. o gidince devam edersiniz az ara verin be kardeşim :)
- 10@7 öncelikle fanatik hissiyatımla belirtmeliyim ki, beşiktaş'ın, türkiye'nin 3. büyük kulübü olduğunu belirtmen, beşiktaş'ın büyüklüğünü kabul etmen anlamına gelmekte... benim için beşiktaş tek büyüktür. biz varızdır ve diğerleri vardır. dolayısıyla haklı iltifatına teşekkür ederim. bu durum, parantez içinde kalsın. konuya gelecek olursak... beşiktaş'ın başarısızlıklarından bahsetmişsin. şimdi sen diyorsun ki başarısızlık, ben diyorum ki haksızlık! üç puanı hangimize verelim? sen istiyorsan kendine ver? ben, kendime verdiğim için " her türlü haksızlığa rağmen iyi ki beşiktaşlıyım," dedim. kendine verdiğin üç puan, seni ajitasyona daha az buluyorsa; bir üç puan da ben sana vereceğim. dolayısıyla 3 puan farkla öne geçmiş oluyorsun. önemli değil. bu sene takım iyi gidiyor. birkaç haftaya kapatırız nasıl olsa o farkı... başkanın bi'ipnelikler yapmazsa... fenerbahçe veya galatasaray'ın saman altından su yürüttüğüne inanmak için ise kanıta-delile ihtiyacım yok. şu konuda anlaşalım: şike yaptınız, nokta aziz yıldırım ile hükümet arasındaki anlaşmazlık nedir, bilmem. belki de farklı durumlar, farklı güçler, bir takım çıkar odakları vardı kendisinin afişe edilmesinin arkasında... yalnız şike yaptınız. bu net. tartışmaya gerek dahi duymuyorum. dava sürecini ayrı tutmana da sevindim. öyle olur zaten... öyle olmalı... gezi olaylarında fenerbahçe taraftarı da vardı. beşiktaş'a karşı yapılan haksızlıklar, fenerbahçe'yi ya da fenerbahçeli'yi de kapsayacak boyuta ulaşırsa şayet ayrı tutulmalı... tıpkı şike sürecinde de ayrı tutacağın gibi bu dava sürecinde de ayrı tutmalısın. haklısın... fenerbahçelisin... yapman gereken bu. teşekkürler... sir olly
- 11@10 ağzınla söylüyorsun fanatiğim diye ve hala bu konu hakkında konuşuyosun, bir şeyin fanatiği olursan o şey hakkında objektif olamazsın. ee futbola sadece ''beşiktaş'a yapılan haksızlıkar'' boyutunda yaklaşırsan, kendini haklı beşiktaş'ı masum görmen de kaçınılmaz. bu şekilde bir adım ileri gidemezsiniz sen öz eleştiri yapmadıkça olmaz yani bu sene de kaçırırsınız şampiyonluğu başlarsınız ağlamaya, ki sezona en iyi başlayan takımsınız.
- 12@11 (bkz: çarşı'nın suçlu olduğunun kanıtları) başlığındaki insanlar da fanatik ama onlar dünyaya bu kadar güzel objktif bakamazlardı değil mi ?
- 13@11 hâlâ bu konu hakkında konuşuyorum, evet ama esasen seninle konuşmuyorum. konuşmuyor(d)um. - "madem öyle, konuşayım ki, tatmin ol," diyeceğim ama hâlâ bu konu hakkında konuşuyor olmamdan rahatsızsın. konuşamıyorum o yüzden... konuşmama müsaade edeceğin zaman söyle, konuşayım. :/
- 14@12 nokta atış yapmışsın.
- 15@12 ne demek istediğini anlamadım inan ki. anlamaya çalışıyorum olmuyo inan ki. @13 konuş muhabbet ediyoruz sonuçta. ama insan özeleştiri de yapabilmeli. başarısızlığı haksızlık gibi görürsen birinin elinden tutup seni başarılı yapmasını bekliyosun demektir.
- 16@15 başarısızlık ve haksızlık kavramlarını yanlış pozisyonda kullanıyorsun. başarısızlık, haksızlık gibi görülmez. haksızlık adı verilen kavrama, bir araç gözüyle bakman gerekiyor. başarısızlık ise, bunun bir sonucu... sen, "başarısızsınız, haksızlık değil sizin sorununuz," demişsin. bu yanlış. o hâlde bu başarısızlığı bir nedene bağlamalısın. beşiktaş'ın son dönemlerde başarısız olduğunu zaten ben de kabul ediyorum. bunu kabul ettiğim için "hakkımız yendi," diyorum. başarılı olduğumuza inansaydım, öyle demezdim. ve nihayetinde bahsettiğim gibi, bu başarısızlığımızın sebebidir haksızlık adı verilen pititi... 2012-2013 sezonundan bugüne 80'e yakın maç oynamış beşiktaş. ve sadece 4 penaltı kazanmış. bu süreçte; fenerbahçe'ye 26, galatasaray' 23, trabzonspora ise 21 penaltı verilmiş. yanısıra bu sezon, toplamda 5 kırmızı kartımız var. senenin açık ara en iyi futbola sahip olduğu söylenen takımından bahsediyoruz bunlardan bahsederken... ve sen bana "beşiktaş'a haksızlık yapılmamıştır," diyorsun. yani açık söyleyeyim, bu tabloyu yorumlamak için fanatizm veya objektivite kavramlarının herhangi bir fark yaratacağını düşünmüyorum. son 4-5 sezondur istanbul'da oynanan neredeyse tüm beşiktaş maçlarına gittim. neredeyse dediğim ise, kasımpaşa'nın stadında oynanan maçlar... sadece oradakilere gitmedim, gitmem de... ve bu maçlarda çıplak gözle gördüğüm şeyler var... sonrasında eve dönüyorum ve televizyonda da bazı şeyler görüyorum. ya, böyle detaya inmekten falan hoşlanmam ama... fenerbahçe'nin stadında oynanan, cüneyt çakır'ın hakem olduğu, ilk yarıda raul meireles'in kırmızı kart gördüğü, devreyi 3-2 önde tamamladığımız, ikinci yarıda fenerbahçe'nin şaha kalktığı ve caner erkin'le girdiği mücadelede necip uysal'ın ikinci sarı karttan atıldığı bir maç vardı. belki hatırlarsın? 3-3 berabere bitmişti maç. dirk kuyt kafayla atmıştı beraberlik golünü... o maçı, necip uysal'ın pozisyonunu, akşam lig tv'de yapılan yorumları falan görmeni isterdim. caner erkin, necip uysal'ın; necip uysal ise, caner erkin'in formasından tutup koştururlarken necip'e kırmızı kart çıkınca; maraton'da necip uysal'ın ikinci sarısının geçerliliğine nasıl da kulplar arandığını... hiç öyle gökhan töre'lere, emre belözoğlu'lara, fuck off'lara falan gitmeye gerek görmüyorum bak? artık bunlar bizim için hiçbirşey değil... garipsemiyoruz da pek... biliyoruz ki, çıktığımız 34 maçın 30'una, 11'e 17 başlıyoruz. hayırlısı elbette...
- 17bosoktoso ponolto vormoyolor hokkomozo yoyolor lolololo boosooktoss !!!
- 18@17 ne laubali, ne ciddiyetsiz herifsin. adam yerine koyup dikkate almak hataydı anasını satayım. :/
- 19@18 sana mı kaldı benim nası bi herif olduğum ?
- 20gençler sakin. 2002 dünya kupasını konuşmaya ne dersiniz ? :D#363880 siyah kırmızı | 16/12/2014 19:43
- 21@19 yo, bilâkis sana kaldığı için adam değilsin dedim. bana kalsaydı adam olurdun vesselam... :/
- 22@16 öncelikle haksızlık ve başarısızlık hakkında söylediğin şeyi anlamıştım zaten ben de onu diyorum yani başarısızlığa haksızlığı mazeret olarak görürsen başarılı olmak için elinden geleni yapamazsın. ki ben bunu sadece beşiktaş için söylemiyorum bu her takımda var, başarısızlığa mazeret uydurmak. peki ligde beşiktaş'tan daha az veya yakın sayıda penaltı kazanmış takım yok mu mesela, istatistiklere senin kadar hakim değilim ama sadece fenerbahçe ve galatasaray'la kıyaslamamak lazım, benim itiraz etme sebebim şu bu duruma, herhangi birinin beşiktaş başarılı olmasın da fener olmuş galatasaray olmuş mühim değil diyeceğini düşünmüyorum. yani insanların beşiktaşın başarısızlığından çıkar sağlayacağını düşünmüyorum. türkiye'de futbolun sadece futbol olarak oynanmadığı aşikar ama bütün oklar beşiktaşa yöneltilmiş de değil. bir takımın başarısından çıkar sağlayacak insanlar olur şike yaparlar falan, ama beşiktaş şampiyon olmasın diye uğraşılması bana saçma geliyo. ayrıca şu çarşının suçlu olduğunun kanıtlayan başlıkta dalga geçtiğimiz mevzuyu da ciddiye almayın, ben gezi parkında çarşı grubunun çadırlarında oturdum.
- 23sorduğum soruyu tekrar oku istersen ? "nasıl bir herif olduğum sana mı kaldı?" diye sordum. benim adamlığımı sorgulamak senin hiç haddine değil; bunu sana sorma gereği dahi duymam. hakaret etmeyi, insanların duruşlarına saldırmayı bırakırsan belki sen de adam yerine koyulur ve ciddi muhabbet edilebilecek bir kişilik haline gelirsin. onun dışında imde değilsin güzel kardeşim.
- 24@23 uyarın için teşekkürler. ilgili uzantıda yaptığın gibi duruşuma saldırmayı bırakıp, beni ajitasyon yapmakla suçlamazsan; ben de en az senin gibi ciddiye alınması gereken bir insan haline gelebilirim sanırım... bu yöntemini denemeye gayret göstereceğim. :/
- 25"acıtasyon yapmak" ile "adamlık sorgulamak" arasındaki farkı anladığın zaman ne demek istediğimi anlarsın belki. aşmaman gereken çizgiler var ve sen onları aşıyorsun. ha gayret olacak, denemeye devam. bosoktoson hokko yondo, ponolto.