bir mevzu açın da muhabbet edek

  1. 51
    Kitapla ilgili düşüncelerim bu. okumayı bir kere olsun deneyip de ardından okumayanı görmedim sana da tavsiye ederim bir de kitap okumak nasıl bir şey dene ve ondan sonra gel gene konuşalım.
    #365739 nickim yok | 19/12/2014 01:42
     
  2. 52
    hacı şöyle diyim ben sana, şu ana kadar kitaplardan okuyarak tanık olduğum şeylere, gerçek hayatta tanık olsaydım yaşamıyor olurdum. ki zaten hepsine tanık olmaya ömür de yetmez, üstelik henüz genç olmama rağmen şuana kadar okudugum kitaplardaki hayatları dışarıdan gözlemleyemezsin. kitap içine sokar seni o hayatın. bakış açın değişir genişler eğer illa dışarıdan da gözlemlemek istiyosan git gözlemle tabi, okuduktan sonra daha iyi gözlemleyeceksindir. hem de sen hayatta sadece bir kere ölebilirsin.
    #365740 silahşör | 19/12/2014 01:42
     
  3. 53
    @49 tabi ki 3 günde öğrenemezsin. ama öğrenmek istiyorsan o ortama girmenin ve tabiri caizse yavaş yavaş kaşar olmanın bir yolunu bulursun. eğer gerçekten istiyorsan. onu öğrenmek istemiyorsan da zaten girmezsin. ama öğrenmek istemediğin bir şeyi neden kitaptan okuyasın? tamam öğrenmek istedin ve okuyorsun. neden gerçeği başkasının gözünden görmeyi tercih ediyorsun? tekrar ediyorum: o ortamlara girmenin kolay olmadığını biliyorum, adamın götünü çizerler. sanki o ortamların kaşarıymışım gibi konuştum şimdi ama...istiyorsan bunu yapabilirsin. 3 ayda yaparsın ama yaparsın. çünkü istiyorsun.
     
  4. 54
    @53 muhakkak yaparsın ama sonra başka bir hayata geçiş yapamayabilirsin ordan :)
    #365742 silahşör | 19/12/2014 01:43
     
  5. 55
    @51 ben yeterince kitap okuduğumu düşünüyorum vakti zamanında. ama yine de bu uslübun hoş değil. kitap okuyarak bu uslübunu elde ettiysen, kitaplar pek de işe yaramamış demektir.
     
  6. 56
    eğer orta dünya hakkında bilgi almak istiyorsak gidip elf kardeşlerimize danışmalıyız orkların sorunlarını görmek istiyorsak ork yapım merkezinde çırak olarak işe başlamalıyız. şakayı bi kenara bırakırsak olay çok gezen mi bilir çok okuyan mı ya dönmüş. sabah işe gitmeseydim girerdim muhabbete ne güzel :(
    #365744 at | 19/12/2014 01:45
     
  7. 57
    @55 sakın yanlış anlama art niyetli söylemedim. bu muhabbetten de haz aldığımı belirtmek isterim. senin de boş biri olduğunu düşünmüyorum eğer bir kusurum olduysa özür dilerim.
    #365745 nickim yok | 19/12/2014 01:46
     
  8. 58
    kitap okumak şart abi ben bunu bilir bunu söylerim. bi kere en azından bakış açısını genişletme açısından şart, karşındakini anlama kabiliyeti açısından şart, önyargıyı kırmak olsun, empati olsun, iletişim becerisi olsun, kitap okudukça gelişecek şeyler bunlar. hiçbir kitap gerçek dışı değildir. en fantastiği ile örnek versen, o kitabı yazan adamdan izler taşır o kitap. bir insanı anlattıklarından tanımayabilirsin tabi, ama bir insan hakkında bilgi edinebilmenin en iyi yolu, vakit ayırarak yazdığı yazıları okumaktır.
    #365750 silahşör | 19/12/2014 01:52
     
  9. 59
    @57 estağfurullah, ne demek, bilakis ben özür dilerim. @54 eğer zaten istediğin hayat oysa -ki insan zaten istemediği bir şeyi neden öğrenir, içine girer bir daha neden çıkmak isteyesin. aslında işin aslı şurası ve benim anlamadığım nokta: kitaplar farklı bakış açıları gösterir, şunu öğretir, bunu öğretir, şöyle güzeldir, böyle güzeldir. keza dışarıya bakıyorsun otobüste metroda her yerde herkesin elinde bir kitap. sürekli okuma telaşı, bir şeyleri öğrenme telaşı içinde. ama yine aynı sokaklara bakıyorsun her yer davar, her yer birbirini sansür meye çalışan insanlar, her yer dibine kadar ikiyüzlülük, herkes tamamen yüzeysel bir yaşam...hani sözüm meclisten dışarı ama benim kitap okumak üzerine tartıştığım tek kişiler de siz değilsiniz. kitap okuyan dünya kadar kara cahil insanla da tartıştım. peki kitaplar bu kadar iyi ve güzel şeyler aşılıyorsa, neden etrafta bu kadar davar var? neden bu kadar serseri? yani tüm suç kitap okumayan, niçeden şopenhaurdan anlamayan köylülerin mi tüm suç? kalıbımı basıyorum ki daha bir tane filozof ismini bilmeyen dünya kadar köylü, kütüphaneler devirmiş çok insanı cebinden çıkarır. o halde soruyu baştan alalım: bu baştacı ettiğimiz kitaplar ne işe yarar ?
     
  10. 60
    okumayan insan ne psikoloji bilir ne de insan halinden anlar, bana okuma yazma bilmeyen birini göster ki psikanalizleri ile insanları tanımlayabilsin, duygularını anlatabilsin. yok abi yok okumayan insan yapamaz, okumayan insan kendi beyninin içinde hapistir.
    #365752 silahşör | 19/12/2014 01:56
     
  11. 61
    farklı şeylerden bahsediyoruz hacım. ben güzel insan olmaktan bahsediyorum sen bana psikoanalizden bahsediyorsun. psikoterapi yapman, seni güzel insan yapmaz.
     
  12. 62
    @59 türkiye'deki kitap okuma oranını göz önünde bulundur abi. ayrıca istediğin hayat o değil, o hayatı yaşamak istiyor değilsin ama öğrenmek istiyorsun işte. ölmek istemiyor olman ölürken nasıl hissedeceğini merak etmene engel olmuyor yani.
    #365759 silahşör | 19/12/2014 01:58
     
  13. 63
    @61 kitap okumak da seni güzel insan yapmaz.
    #365760 silahşör | 19/12/2014 01:59
     
  14. 64
    ben sana okumanın faydalarından bahsediyorum, okuma yazma bilmiyor olsaydın eğer okumamayı savunamazdın, okumamış olsaydın da savunamazdın. eğer okumaktan vazgeçersen, kazanacağın başka yeteneklerden de vazgeçesin. sen hiç okumamış olsaydın bunları savunyor olamazdın yani söylediklerin anca 'kitap okumak ne kadar saçma ya.' 'bütün kitaplar saçma ki' den öte gitmezdi. kendini bir şekilde ifade edebiliyorsun ve bu okuduğun kitap sayısıyla ilişkili bir şey.
    #365767 silahşör | 19/12/2014 02:05
     
  15. 65
    türkiyede okuma oranının ne kadar düşük olduğunu biliyorum. ama ne yani şimdi üniversitede her gün elinde bir romanla gezen gençlerin hepsi birbirine sevgi ve saygı çerçevesinde mi yaklaşıyor? yani kimse aslında birbirini sansür meye çalışmıyor ünilerde? kimse sevgilisini başkasıyla aldatmıyor ünideki gençlerin öyle mi? ya ünileri bir yana bırak, televizyondakilere bak, siyasilere bak, okudukları kitapları okumaya ömrüm*2 yetmez. ama ne durumda oldukları ortada. ve tekrar ifade ediyorum: istersen 50 bin tane kitap oku, ölürken nasıl hissedeceğini bilemezsin. çünkü duygular kişiseldir. kişisellik. herkese göre de değişir. o yazarın bilmem ne şekilde hissetmesi, senin de o şekilde hissedeceğin anlamına gelmez. e ben de ondan bahsediyorum. amacın güzel insan olmak olması gerektiğinden ve bunun kitaplarla sağlanamayacağından bahsedyorum zaten sabahtan beridir.
     
  16. 66
    tabi ki kitap okumadım demiyorum ben. hatta hala ara sıra okuyorum ama bu benim için çekirdek çitlemekten farksız bir eylem. bir şey beklemiyorum. başka hayatlar tanımak için ya da gerçeklerden uzaklaşmak için değil. sadece öylesine can sıkıntısından. zaman geçsin, laf ola beri gele muhabbeti yani.
     
  17. 67
    @65 güzel insan olmakla ne alakası var eminim hitler zamanında bizden çok kitap okumuştur. güzel insan yapmaz seni kitaplar ama zaten başka hiçbir şey de seni kötüyken alıp iyi biri yapamaz. kitap okumak; anlayışı, iletişimi, bakış açısını geliştirir. ölürken hissedeceğin şey tamamen bir örnekti yani onu anlayamazsın gayet tabii, oradan yola çık diyorum. merak yani, merak duygun varsa kitap okursun yoksa okumazsın işte bu kadar basit, ama okumayınca da eksikliğini hissettirir o.
    #365777 silahşör | 19/12/2014 02:11
     
  18. 68
    hacım ben zaten kitap okumak, insanı güzel insan yapar demiyorum. tam aksini savunuyorum. yani kitap okumakla güzel insan olmak arasında bir bağıntı yoktur diyorum. bu nedenle de elinde birçok kitap, roman olan üniversite öğrencilerini ve siyasileri örnek verdim zaten. güzel insan yapamıyorsa da ki yapamıyor, ben insanın bakış açısı değişmese de olur diyorum. yani odun, sadece başka bir açıdan bakarak odun olacaktır. çünkü odundur o. yani güzel insan değildir. güzel insanın da kitap okumaya çok ihtiyacı yoktur. çünkü zaten güzeldir. niçe gibi olmasına gerek yoktur o adamın. tabi bu benim bakış açım. güzel insan olmayı, bilgili insan olmanın önüne koymamdan ötürüdür. ancak bunlar bu gecelik son cümlelerim olsun müsaadenle. çünkü yarın erkenciyim ve uyumam gerekiyor. muhabbet için teşekkür ediyorum. eğer bir kusurum, eşşekliğim olmuşsa da özür diliyorum. iyi geceler/uykular diliyorum.
     
  19. 69
    e abi insanın ne istediğiyle alakası var, hiç bastıramadığın bi merak duygun bir şeyi alayamayınca öfkelenme, düşünüp düşünüp bir sonuca varamamanın verdiği sinir gibi şeylerin yoksa okuma tabi. ama bence yeterince okumak insanı bir ölçüde güzel davranmaya yöneltebilir. örneğin bir insanın bir davranışı neden yaptığına mantıklı bir sebep bulabilmeni ve onu mazur görmeni sağlayabilir, annene küfreden birine tekme tokat dalmak yerine daha düzgün tepkiler vermeni sağlayabilir kitap okumak, elinde kitapla gezen herkes kaliteli bir okuyucu değildir. günümüzde kaliteli okuyucu bulmak kaliteli yazar bulmaktan daha zordur. edit: iyi geceler bu arada.
    #365784 silahşör | 19/12/2014 02:21
     
  20. 70
    Ben bi ara çıkmak zorunda kaldım. sizi trollemek istemedim. yazdıklarınızı da okumaya devam ettim. bugünkü muhabbet için teşekkür ederim. tekrar sizinle başka konuları başka zaman tartışmak isterim. iyi geceler arkadaşlar
    #365785 nickim yok | 19/12/2014 02:27
     
  21. 71
    kişisel olarak cevaplamam gerekirse, ben insanın hemen hemen bütün davranışlarını anlamlandırabiliyorum zaten. bir insan düşünüp düşünüp anlayamayınca sinirleniyorsa bence daha okuması gerekenler var demektir. tabi bu düşüncelerimin ya da anlamlandırdığım şeylerin hepsinin safsata olması ihtimali de söz konusu. hepimizin düşünceleri gibi. ama ben kaliteli bir hayat sürdürecek kadar bildiğimi düşünüyorum. bu da bana yetiyor zaten şimdilik. ha tabi ki astronomiden, uzakdoğu edebiyatına kadar bilmediğim daha dünya kadar şey var. ama zaten ilgilendiğim şeyler konusunda kendime yetecek kadar bildiye sahip olduğumu düşünüyorum. yetmediği noktada da gerekli takviyeleri yapıyorum kendime. edit: tekrar iyi geceler:)
     
  22. 72
    @71 haklısın ama işte insanın kendini yeterli görememesi de etken demek ki, yani daha fazlasını istemek kendini yetersiz görmek okumaya iter insanı demek ki. ki bu konuda ben kendimi çok yetersiz gördüğümü söyleyebilirim. herhangi bir hissiyatı anlatamamak insanı çileden çıkarıyor, ifade eksikliği, yanlış anlaşılmalar. tabi benim okumamla çözülecek şeyler değil bunlar. en az birinin daha okuması lazım sağlıklı anlaşabilmemiz için. senin anlatabileceklerin zaten karşındakinin anlayabileceğinden fazlası değildir. ama insan kendini daha iyi ifade edebilmek istiyor tabi. gelişim asla tamamlanamaz, insanların evrim sürecinin bittiğine veya tamamlandığına inanmak ahmaklık olur, okumak insanı evrim sürecinde bir sonraki basamağa taşıyacak olan şeydir. herkes okusa, çok değil benim okuduğum kadar okusa herkes, ki çok fazla okuyan biri değilimdir, hayat çok daha düzgün bir hal alırdı. siyasilerin çoğunun kütüphanelerindeki ciltlerce külliyat süstür bu arada, onlar okumayı sevmezler, onlar okunmayı severler, okumuş ve eser veriyor olmayı severeler. her insan daha iyi bir yaşantıya sahip olmak istiyor, bunun için çalışmaları gerek, para kazanmaları gerek, çünkü adam smith öyle yazıyor. sosyalistler kapital düzene karşılar, çünkü insanların zincirsiz köleler olduklarını biliyorlar, marks öyle yazıyor. bağnazlar komünizm'i tanrıtanımazlıkla özdeşleştiriyorlar, çünkü onu okumuyorlar, okumuş birileri çıkarlarına ters düştüğünden dolayı insalara çarpıtılmış bilgiler servis ediyor ve okumaya üşenenler bunlara inanıyorlar. okumayı redddeden insanlar gün içerisinde diyaloğa girdikleri bir kaç insandan aldıkları bilgi ile uyuyup o bigilerle uyanıyorlar ve bu bilgiler çok az. romanlarda, öykünün başında henüz romanın ne anlatmaya çalıştığından habersizsindir. başlar roman, okursun, bir dizi olaydan sonra ana karakter/karakterler kendini gösterir. farkedersin, genelde hikayenin etrafında döndüğü kişi senin bilinç altında kendin olursun, onun düşüncelerini anlayabilmek için davranışlarını anlayabilmek için buna ihtiyacın da vardır zaten. yoksa 'hmm evet ne güzel öldürdü baltayla o kadını' 'paraları niye sakladı ki salak?' şeklinde okursan raskolnikov'u o zaman sana bir şey kazandırmaz tabi o kitap. ama dediğim gibi nonrmal bir okuyucu romanın içine girer, sayfa numaralarına bakıp; 'off daha on sayfa anca okumuşum.' modunda okumaz kitabı, kitabın yarısına gelir de, gözleri bulandığı ve kitabı kapattığı zaman; 'yuh lan 6 saat mi olmuş yeter bugünlük' der. ondan sonra uyurken yüzde doksan rüyasında o kitap olur zaten. işte o zaman sen raskolnikov'un acısını da, hamlet'in intikam arzusunu da bünyende sindirebilirsin ve üzüntülerini içinde hissedebilirsin. bu kaliteli eserler için geçerli tabi. benim de başlayıp bitiremediğim çok fazla kitap var mesela, sonradan bıraktığıma üzüldüğüm.
    #365800 silahşör | 19/12/2014 02:51
     
  23. 73
    bütün yazılanları okumadım ama: mesele birinin yaşadıklarını yaşamak, direkt olarak yeni deneyimler edinmek değil. roman dediğimiz şey bir insanın çok uzun dönemini harcayıp, belirli bir kurgu ile yazdığı, oldukça emek isteyen geniş eserlerdir. insanlar bu eserleri rastgele, gidişine göre, haydi bakalım diyerek oluşturmazlar. ki dönemine yön vermiş düşünce adamlarının kitaplarından bahsediyorsak işler iyice değişir. o insanlar kitaplarında hem dönemlerini anlatırlar, hem onu etkileyici bir bakış açısıyla sunarlar ve eleştirirler hem de hikayeleri ve kurguları bir amaca hizmet eder, bir şey anlatır. evet kitap okumak yerine limon satılabilir. çarlık rusyasına gidilemez. limon satan başka birinin nasıl düşündüğü öğrenilemez, çünkü anlatmayacaktır. ve kitap okumazsak bütün hayat görüşümüz yaşadığımız altı üstü yirmi otuz yıla bağlı kalır. kitaplar ise binlerce yılın birikimini taşırlar.
    #365832 anoktainoktagnokta | 19/12/2014 08:24
     
iv>