1
Bir ortamda sürekli gördüğüm bir kızla muhabbete girmek için fikir arıyorum :D Bir sürü klişe şeyler var.Ama daha sağlam fikri olanlar yardımını esirgemesin :D
2
tanışarak? plan yapma, git tanış. mutlaka bir fırsat vardır tanışmak için.
3
kürek denedin mi ?
#463223 anexeiss | 07/04/2015 22:47
4
7 nisan 2015 g*doş sanılmam rezaleti..................................................................
5
üzerine çay dök yanlışlıkla.. hatta iyice kaynaşmak istiyorsan demlikle gez..
#463225 tilden katz | 07/04/2015 22:48
6
Eğer ki kalabalık bir otamsa ilk önce o kalabalıktaki insanlara yöneleceksin. Önce onlarla konuş. Mesela sokakta kavga eden hatunları gördünüz mü gibi bir giriş yapabilirsin. Hedefindeki hatuna fazla ilgi gösterme grubun içerisindeyken. Hatta arada şaka yoluyla ona sataş. Eğer ki tek başınaysa kız. Spontane fakat bi o kadar da farklı bir giriş yap.
#463234 julius galius | 07/04/2015 22:51
7
yatmadan önce her gece bir tane cin biber yiyeceksin arslanım. gözlerini öne çıkarır...........................................................................................
8
kurmalı muhabbet kuşu al kendine, kur, bırak. muhabbetin kurulur.
#463283 Olly | 07/04/2015 23:25
9
Saçını çek.
10
Muhabbetini dinle ve eğlendiği bir anda muhabbete mantıklı bir şekilde ortak ol. İnsanlar eğlenirken doğal olarak tersleme ihtimalleri minimum düzeyde olur.
#463330 uzunadam | 07/04/2015 23:54
11
sözlükten değil :(((
#463331 naylon | 07/04/2015 23:55
12
Asla ve asla muhabbeti uzatma. Bi süre sonra çek git oradan. İlgi kadınların zayıf noktasıdır fazlasını verirsen
tir edilirsin.
#463332 julius galius | 07/04/2015 23:56
13
@12 o ne saçma şey lan :D oğlum tavuk avlamıyorsunuz lan kafanıza göre gidin tanışın muhabbet edin. kadın diye belli bir şey yok ortada.
14
@13 yahu azizim adamın amacı bir şeyler yaşamaya yönelikse ki bu bir arkadaşlıktan ötesi oyunlarla ilerleyecek.
#463336 julius galius | 07/04/2015 23:59
15
@14 tanışmak istiyor sadece, daha tanışmadığın biriyle amacın ne kadar belli olabilir ki? bir tanışsın bakalım belki arkadaşlıktan öteye geçmek istemeyecek? ama zaten mesele o değil, "kadınların zayıf noktası" gibi bir şey olamaz onu diyorum.
16
@14 zaten ikinci yazdığım devama yönelik. Kadınların zayıf noktası olamaz mı? Kadınların zayıf noktası ilgidir. Olamaz değil bizzatihi vardır
#463352 julius galius | 08/04/2015 00:11
17
@16 abicim neye dayanarak kurdun o tezi? kadınların zayıf noktası ilgidir derken, bir ayrıma gidiyorsun "kadın" kelimesini kullanarak. yani kadın olmayanların zayıf noktası ilgi olmayabilir, ama kadın olmak ilgi noktasında zayıf kalmak demektir demiş oluyorsun. bu yargıyı hangi temel ile destekliyorsun? nasıl bir bağlantı kuruyorsun kadın olmak ile ilgi ve zayıflık arasında? neyin zayıflığı bu ayrıca?
18
:(
#463368 çiko | 08/04/2015 00:24
19
#463373 oldu o zaman | 08/04/2015 00:25
20
@16 bak şöyle diyeyim. Polonya, Ukrayna, Rusya, Romanya, Sırbistan, Almanya, İran, Bulgaristan, Yunanistan'ından tut pek çok kız arkadaşım oldum çoğu insanla tanıştım. Kuşkusuz gördüğüm tek şey ilgi bir kadının afyonudur. Bunu doğanın bir yaratılış bugu olarak görebilirsin. Bir erkeğin kadın bedeninde hissettiği duyguyu kadın da ilgi karşısında görüyor. Yani afallıyor. Sonuçta karşımızdaki kadınlar duygularını, arzularını, karakterini sürekli değiştiren bir karakterde. Şimdi azizim. Kadın özgüven olarak biz erkekler kadar fazla özgüvene sahip değil. Eğer bir erkek sürekli o kadına ilgi göstermeyi ister çünkü bilinçaltındaki duygularını, karakterini, arzularını bu ilgi sayesinde besler. Tabi biz erkeklerin çoğu o kadar çok ilgi gösteriyoruz ki kadını kaçırıyoruz. İlgi kadının zayıf noktası veya bug'u ne derseniz deyin. Kadın kelimesini kullandığımı söylemişsin. Ama zaten doğru kelime kadın.
#463376 julius galius | 08/04/2015 00:29
21
tam eleştiriye geçmeden önce iki anlamadığım noktayı sormam lazım: ilgi derken ilgi göster ilgi gösterince tongaya düşerler mi diyorsun, yoksa öyle çok ilgi gösterme ilgi bekler sen göstermeyince peşinden koşar ilgi için gibi bir şey mi diyorsun? ikinci olarak erkeğin kadın bedeninde hissettiği duygu derken cinsel çekimden mi bahsediyorsun? yani erkek bedene bakınca cinsel çekim hissediyor, kadın ise ilgi karşısında cinsel çekim hissediyor gibi mi? çok farklı açıdan baktığımız için anlamakta zorlanıyorum o yüzden cevap yazmadan önce böyle soru sormak durumunda kaldım.
22
@21 Tam olarak şöyle söyliyeyim. Sıradan bir şekilde ilgin olduğunu hissettirir fakat kadına üstüne düşmezsen, kendi hayatına devam edersen. Karşındaki kadınla iletişime geçebilirsin. Yani bir kadını sadece ilgi göstererek elde edemezsin ama onunla tanışmak için ve iletişimi sürdürmek için ilgiyi kullanırsın. Hayır mesela güzel bir kadın gördüğünde bir erkek nasıl afallıyor ve şuursuzlaşıyorsa. Kadın da aynı şekilde ilgi karşısında bu duruma düşüyor. Cinsellik değil yani
#463394 julius galius | 08/04/2015 00:39
23
tamam şimdi kendi bakış açımı aktarayım sana daha iyi anlaşalım: "bunu doğanın bir yaratılış bugu olarak görebilirsin" temel çelişkimiz burada doğuyor, kilit cümle bu. bütün tartışmamız aslında temelde bunun üzerinden dönecek, o yüzden gerçekten çok net bir cümle kurup bizi epey bir uğraştan kurtarmışsın. meselenin özü bu. buradaki "yaratılış" vurgusu, insanların "yaratılmış" olduğunu belirterek arkasında insandan önce bir bilinç koyuyor. yani insan bilinçli bir şekilde, bir plan ile, bir amaç için yaratılmıştır ve düşünce insana özgü ve insanlık sonucu değildir, insana öncüldür demiş oluyoruz. bu da felsefenin en temel sorusuna kadar geri gidiyor aslında ama o kadar derine inmeye gerek yok. bu açıdan baktığımızda kadınların belirli özellikleri vardır, bir kalıp içerisinde yaratılmışlardır. bunu söyledikten sonra mesele kapanıyor, artık doğada dişi olmak ne demektir, insan toplumunda tarih boyunca kadın olmak ne gibi anlamlar ifade etti, hangi kültürde kadının nasıl bir yeri vardır gibi sorular mesele olmaktan çıkıyor. çünkü yoktan var edildi kadın, bir düşüncenin ürünü olarak belirli kalıplara sahip, artık sen gördüğünü geriye doğru araştırıp derinleştirmeyeceksin: gördüğün şey senin düşünceni şekillendirecek mutlak bir tabu haline geldiği için. bu da kadının hiçbir özelliğinin değişken olmadığı, sabit olduğu anlamına vardırıyor bizi. benim görüşüm ise şunu savunuyor: "kadın" olmayı iki noktadan incelemek lazım: 1- insanın canlılığı dolayısıyla dişilik ve erkeklik ayrımına bakmamız gerekir. burada üreme organlarının farklılığı ve insan üremesindeki fizyolojik rollerin değişkenliği iki kavramı doğurmaktadır. kadın doğurgan olandır, taşıyıcı olandır, buna yönelik fizyolojik farklılıklar içerir. fakat bu insanın toplumsal yönüne yansımaz, fizyolojik özellikleri direkt olarak toplumsal yönünü etkilemeyecektir. 2- insanın insanlığı-toplumsallığı dolayısıyla "kadın" ve "erkek" bireylere toplumun biçtiği farklı roller mevcuttur. üretim ilişkilerinde kadın ve erkeklere farklı roller verilmektedir. bu roller doğrultusunda kadın ve erkek çocuklar farklı yetiştirilirler, hayatı farklı öğrenirler ve farklı rolleri olduğunun bilincinde olarak farklı kişilikler oluştururlar. fakat bu tamamen belirli bir toplumun belirli kültürüne özgü değişkenliğe sahiptir. bin yıl öncenin bilmem ne kültürü ile günümüzün ne bileyim fransız toplumunda kadına ve erkeğe biçilen rol aynı değildir. daha da özelleştirirsek farklı aileler çocuklarına farklı şekilde yol ve rol göstererek bu kültürün üretemeyeceği bireylerin de üretimini sağlayabilirler -aileler örnektir, farklı kültürden gelen herhangi bir unsur da buna yol açabilir, filmler misal-. bu da demektir ki aynı yer, aynı zaman, aynı kültür içindeki iki kadın birey bile aynı kişiliğe sahip olarak büyümeyecektir. sayısız etken vardır, yine de baskın kültür büyük ölçüde kadın bireylerin yapısını şekillendirecektir buna diyecek bir şey yok. ama baskın kültür ne kadar mutlak doğrudur ve değişmezdir? bütün kültürler sürekli bir değişim içerisindediler, bütün kültürlerde değişmesini isteyeceğimiz zararlı kalıntılar mevcuttur, mesela bizim kültürümüz genel olarak kadının görevini ev kölesi olarak belirler. ekonomik olarak bağımlıdırlar, kocalarına babalarına bağlı olmaları beklenir. bu da onların bir çocuk gibi dışa bağımlı ve güçsüz yetişmesi gerektiği anlamına gelir. yine bu kültür içerisinde eş bulabilmek isteyen hayat kurabilmek isteyen bir kadın da kendini buna itebilir fark etmeden. bu yüzden mesela ilgi bekleyebilir bu kadınlar. bu yine her kadına genellenemez, mutlak kabul de edilemez zira değişmesi gerekmektedir. çünkü kadınların köleliği sadece kadınlara özgü bir mesele değildir, bütün toplumu etkileyen bir meseledir çünkü annelik görevi, çocuk yetiştirme görevi kadındadır. bağımlı, cahil, kendi işini kendi göremeyen bireylere bu görevin verilmesi sağlıksız nesillerin yetişmesine sebebiyet verecektir. yine bir erkek olarak hayatını beraber geçireceğin insanın bu durumda olması sana da zararlıdır. topluma her türlü zararı mevcuttur. değişmesi gerekmektedir. aynı şekilde erkekler sadece "güzel bir beden" görünce tav olmazlar. misal ben tanımadığım hiçkimseden, isterse kainat güzeli olsun hoşlanamıyorum. böyle insanlar da mevcuttur, nasıl bir kültür içerisinde kendini biçimlendirdiğine bağlıdır. erkekler de ilgi isteyebilir, ilgiye tav olabilir benim çok hoşuma gider mesela. vesaire vesaire. bir kadın ile tanışmak çok büyütülecek karmaşıklaştırılacak öyle satranç oynar gibi plan taktik yapılacak bir şey değildir, git tanış o da normal insan işte. tanış, sohbet et, gez, dolaş, olaylar gelişecektir. işi sahteleştirmenin, amacı insani bir ilişki kurmaktan çıkarıp yatağa atmaya getirmenin anlamı yok. ilişkinin içi boşalır, insan ilişkiler bütünüdür, ilişkilerin içi boşaldıkça insanın da hayatı boş kalacaktır.
24
Uzun yazı.... Artı. Kesin haklı.
#463428 naylon | 08/04/2015 01:18
25
uzun değil o kadar yav.