ney ile iş bu eser icra edildiğinde gözleriniz yaşarabilir, kalbiniz atımlarını sekteye uğratıp parçalara ayrılabilir. bir de çalan adamı düşünün.
(bkz:
ben)
iki üç saat önce bunu ardı ardına defalarca çaldım ve neyimde titreşen soluğumun ruhumu da titrettiğini garip bir ürkeklikle fark ettim. en sonunda gözlerim bulandığında ve nota kağıdını okuyamaz olduğumda bir başka parçaya geçtim. daha neşeli bir şeyler aradım. zor kurtuldum ağlamaktan hüngür hüngür. sanırım daha neşeli bulduğum şeyse ötme bülbül isimli ilahiydi. ezgisi garip bir neşe verebilir ama vermeyebilir de. pek neşeli şarkı değildir aslında yaaa. ama anı kurtardı işte. bir erkek için ağlamak kendi kendine de olsa, başka birisi görmeyecek olsa da yeterince küçük düşürücüdür. kendi şahitliği yeter de artardır.