162
takım otobüsüyle stada doğru hareket etmeye başladık. normalde herkes kendi imkanlarıyla stada gidebilirdi ama hoca herkesin bir arada maça gitmesini istiyordu. bu bize ekstra motivasyon sağlıyordu. birbirimizle şakalaşıyor, taktikler veriyor, rakip takımda hakkında konuşuyorduk.
muratı da yanıma alıp bizim büyüklerle gevezelik yapardık. bizim on numaraya 'abi ensendeyim, ona göre' deyip, takılırdım. cevap vermezdi vedat abi, sadece gülümseyip kafasını çevirirdi. ancak oda bunun farkındaydı, formayı kaptırırsa artık rüyasında görürdü.
taraftarlarımızda günden güne çoğalıyordu. taraflı tarafsız herkes sadece bizim maçları değil iyi oynayan, futbolu zevk veren takımları izlemeye geliyordu. taraftar ise bizim için büyük kazançtı. bir anlamda saygınlık demekti. taraftarı seven bir takımdık ve desteklenmek herkes gibi bizimde hoşumuza gidiyordu.
soyunma odasına adım atar, atmaz üstümüzü başımızı değiştirip hocayı dinlemeye başladık. hoca yine beni ilk 11 e yazmamıştı, aldırmıyordum. buna rağmen dediklerini dikkatle dinliyordum.
ilk 30 dakika baskılı oynamamızı istiyor, enerjimizi kontrollü kullanmamız gerektiğini belirtiyordu. rakip genç ve enerjikti. eğer yorgun yakalanırsak bizim üstümüze daha rahat geleceklerini söylüyordu. Özellikle 10 numaramız vedat abi, 9 numara ve murat'a ayrıca taktik verdi. defanslarının üzerinize çok geleceğini, sizinle oynayacağını, sinirlendireceğini söylüyordu. murattan korkusu yoktu, çünkü murat güçlü ve kondisyonu iyiydi, bir şekilde mücadele ederdi. ancak vedat abinin yaşı ve kondisyonu bizim kadar iyi değildi. sinirlerine hakim olmasını üstüne basa basa söylüyordu.
çıkmadan önce defansa son kez uyarısını yaptı. ilk 30 dakika önde oynayacaksınız. kontra ataklara hazırlıklı olun ve ilk basan siz olun. eğer hazırlıksız yakalanırsak golü kalemizde görebilirdik. orta sahaya ise topla fazla oynamamalarını, hızlı ve paslı bir şekilde topu kanatlara ve ileriye taşımalarını söyledi.
takım sahaya çıkmadan önce rakip genç, enerjik ve dinamik ancak sizde tecrübelisiniz. bu bizim için zor maçlardan birisi olacak. eğer bu maçı alırsak büyük bir avantaj yakalayacağımızı söyledi. Hepinize güveniyorum. hadi şimdi çıkın ve futbolunuzu oynayın deyip takımı sahaya uğurladı.
Artık maç başlayacaktı. Taraftarlar, oyuncular, hocamız ve ben düdüğün çalmasını bekliyorduk..