topunuzu arkeologlara veririm,
emaye kaplatırım sıfatınızı.
yerli arkeologlara emanet ederim,
zemzemsiz yıkatırım fıtratınızı.
emişken bir ruh halinin ötesinde,
losyonsuz alırım anahtarınızı
efkarlanıp içerim kafatasınızda,
rayihası filozof şaraplarınızı
içerim, sonra da işerim
.
size selam size selam getirmişem
en derin skrotumlardan
lülükler ülkesinin padişahından
anka kuşunun
öukurundan,
mirasyedi prensler, prensesler sizi
layığınız selamlardan
alınız, çatlayana kadarından.
musluk burunlu duygu göstergeçleri
arkeologlar soksun bağğzılarına o gereçleri.
marifet akrostiş yazmakmış gibi,
ancak ben yazarım diyorsunuz,
kıçımın kenarından hallice,
içi bomboş yazıyorsunuz.
nasıl etsem ne desem,
elinize mi versem antoloji
saçmalık yaptığınız aynen bunun gibi
izlerinizden öptürtürüm atrkeologlara, arkeologlara...