7
bu şuna benziyor: ben diyorum ki star wars gerçektir ve bir yerlerde gerçekleşmektedir. bunun yanlışlığını bana bilim kanıtlayamaz. bilim de bana diyor ki, "bana ne star wars'tan arkadaş? sen soyutlamalarla konuşuyor, gerçeklikten ve nesnellikten kopuk varsayımlarda bulunuyorsun. sana bunun yanlış olduğunu kanıtlamak zaten bilimsel yöntem ile mümkün değil çünkü bilimsel yöntem nesnelliğe dayanmak durumunda.". ama mesela şu anda dinden tanrıdan bana ne diyemeyiz. çünkü buna göre yaşayan bir sürü insan var ve içinde yaşadığımız koşulları bu belirliyor. demek ki yaşantımıza büyük etkisi var. memnun değilsek uğraşmamız lazım. bilimsel düşünce de bu yolda en büyük silahlardan biri. çünkü metafizik düşünce, esas olarak bilimsel yöntemin ve birikimin var olmadığı dönemlerde ortaya çıkıyor. hep verdiğim bir örnek: mesela patlayıp köyü yakan yanardağın düşünemediğini bilmiyor insan. o da hareket halinde, tıpkı insanın kendisi gibi. hayvanlar gibi o da konuşamıyor. ama hareket ediyor. ve bütün köyü de öldürüyor. nereden bilsin ki insan o yanardağın düşünemediğini, cansız olduğunu, nasıl işlediğini ettiğini? çocukken çok zorlanmıştım mesela ağaçların düşünemediğini anlamak için. kendi sevdiğim bir ağacım vardı oturup kafamdan sohbet ederdim onunla. bu biraz buna benziyor. buradan mesela yanardağa nasıl tapıldığını anlayabiliyoruz. yaktığına göre öldürdüğüne göre bir şeyler istiyordur. yoksa neden yaksın herkesi? ne istiyor olabilir? yemek istiyor olabilir -çünkü insanlar başka isteklerin olabileceğini da hesaba katamıyorlar, ne bilsinler?- mesela. hop kurban veriyorlar bir şeyi ne bileyim. uzun uzun tanrının insanlaşmasına filan girmeyeceğim eksik anlatmış olabilirim gerçi ama. bilimsel yöntem ilerledikçe bu tür şeyler ortadan kalkıyor. tanrıya, metafizik düşünceye ihtiyaç ortadan kalkıyor. insanın elinde bir yöntem var ve bir birikim var artık. evreni açıklamak için tanrıya ihtiyacı yok.