9 yaşındaki kızla evlenen birine peygamber demek

  1. 62
    @62 bir şeyin kökenini araştırmanın amacı bellidir. mesela bir elmanın neden var olduğunu düşünürsen, onun geriye doğru kökenlerini incelemen gerekir. böylece elmanın ağacın meyvesi olduğunu, üremesi için gerekli olduğunu filan saptayabilirsin. ahlak konusunda da aynı durum geçerli. eğer geriye doğru araştırma hiçbir şeyi kanıtlamayacaksa, öyleyse bilimsel tüm yöntemler yıkılır. temel soru şudur: ahlaki kurallar nasıl ortaya çıktılar? söylediğim şey, bu sorunun cevabının verilmiş olduğudur. ahlaki kurallar toplum yapısının içerisinde bir gereklilik olarak ortaya çıkarlar. dinlerden de önce varlardı. dinler herhangi bir ahlaki kuralı yoktan var ederek insanlara öğretmedi. yani bu kuralların varlığı için dinlere ihtiyacımız yok, zaten varlar, var olmasalar dahi doğal olarak ortaya çıkacaklar çünkü varlıkları bir zorunluluk. dediğim gibi öldürmeyi yasaklarız, yaşamayı severiz çünkü. şimdi hiç öldürmeyi yasaklayan kötüleyen bir kural olmasa dahi kendiliğinden ortaya çıkacaktır çünkü beraber yaşamak durumundayız, bu yaşayışı sürdürebilmek için bazı şeyler yapılmalı, bazıları yapılmamalı. hırsızlık mesela ahlaki olarak tartışmalıdır. hırsızlık bazı toplumlarda bulunmaz bile. sınıflı toplumlarda bulunur neredeyse tamamen. onun da sebebi ortadadır. ama aç bir insana çalmaması gerektiğini anlatamazsın. çünkü yaşamak onun önceliğidir. bir kere aç kaldı mı bütün ahlaki kurallar geride kalır. ne yapmalı? açlığı ortadan kaldırmalı. ama hırsızlık kuralı için de dine ihtiyaç yok. bugün herhangi bir ahlaki kural için dine ihtiyaç yok. çünkü ahlaki kuralların sağlam kalabilmesi toplum yapısıyla ilişkilidir. arkadaşım yıllar önce şöyle demişti: ben islam olmasa cinayet işlerdim. neden öldürmeyeyim ki cehenneme gitmeyeceksem? e hapis cezası diye bir şey var arkadaş. ben niye adam öldürmüyorum? benim adam öldürmememin başka bir nedeni daha var. öncelikle sırf hapis cezası değil birini öldürmek toplum tarafından kabul edilmemek anlamına gelecektir ve artık yaşamım kolay kolay düzgün şekilde ilerlemez. bir diğer neden ise tabi ki empati yeteneği, bilmem ne, insani sebepler. dinleri varken de, yokken de eğer sen cinayet doğuracak bir toplumsal düzen içerisinde yaşıyorsan cinayet işlenir. öncelikle cinayeti ortadan kaldırmak için ona yol açan toplumsal problemleri çözmen gerekir, hırsızlıkta olduğu gibi. başaramazsan da, yaptırımlar uygularsın. sadece yaptırımlar dahi yeterli değildir. ama dinin buna hiç katkısı yoktur. yani yaptığımız tüm iyilikleri ileride altımızdan dereler akarken koltukta uzanıp hurilerimizi öpmek için mi yapıyoruz? bu başka bir problem doğuruyor: davranışlarımızdaki temelleri görememek .ahlak kurallarının temellerini görememek demek, davranışlarımızın temellerinin boş olması demektir. çünkü ahlak kuralları gerçekten kaynak alırlar ve tarih biliminin konusudurlar. sen yaptığın davranışların nedenlerini bilmiyorsan, demek ki o davranış sana dışarıdan yüklenmiş demektir. öyle olmasa bile temelleri sağlam olmadığından kolayca manipüle edilebilirsin demektir. zaten din de bu amaç için sık sık kullanılıyor. cennet vaadiyle insanlık dışı bir çok şey yaptırılabiliyor insanlara. oysa o insanlar sağlam ahlaki temelleri bulunan insanlar olsalardı, "yok kardeşim, insan böyle şey yapar mı, cennete gidecek bile olsam ben böyle bir şey yapmam" derlerdi. ama demiyorlar. çünkü dediğim gibi davranışlarının temellerinin farkında değiller. iyilik yapmanın karşılığı öldükten sonra alınmaz. yaşamda her türlü karşılık yaşamın içerisinde belirir. daha önce de dediğim gibi boğulan birini görürsem atlar ve kurtarırım. çünkü ben boğulursam beni başka kimse kurtaramaz.
    #278122 anoktainoktagnokta | 15/08/2014 17:48
     
  2. tümünü gör
iv>