ya aslında bir değerlendirme yapmak benim haddime değil ama, elit, kaslı ve dindar bir yazarımızın isteği üzerine bir şeyler karalayacağım. kendisini kıramam zira hayatta kimseye saygı duymamıştırım sekslenen dindarlara saygı duyduğum kadar.
bir sıralama yapmayacağım. önce kendimden başlayayım. ben eskiden biraz daha iyiydim ama, yön tuşlarımı bozduktan sonra wasd ile oynamaya başladım. bi görseniz oynarken spastik özürlülere dönüyorum. arogda penaltı kurtaran özkan uğurun elleri vardı ya, ona benziyor ellerim oynadıktan sonra.
şu sıralar wasd da tökezlemeye başladı. yaptığım en iyi şey defans. onun dışında ben defanstayken benim arkamda kendi takımımdan biri olursa ben tedirgin oluyorum. bu gerçek hayatta da, hekste de, sekste de böyle. arkam boş olucak arkadaş. kendi yarı alanımın hakimi olucam. onun dışında şutlarım kötü. şutlarım cidden kötü. ama fake atarım, pozisyon bilgim fena değildir, çalım felan işte arada. ilerde oynamayı sevmiyorum. zaten oynayamıyorum da fazla. özetle böyle.
wesley sneijder: kendisi ile aynı takımda oynamaktan keyif alıyorum. oyun zekası yüksek. şutları pasları şahane. eksik yönü bana göre yok. komple bir haxballer.
char: sneijder gibi, char ile oynarken de mutlu oluyorum. çünkü iyi anlaşıyorum. defansı çok iyi. bi de belli bir çizgisi var. yani bugün iyi yarın kötü değil. hep iyi.
barthez: barthezle olduğum maçlarda kolay kolay yenilmiyorum. bilmiyorum ama garip bir şekilde barthezle olduğum zaman her türlü
ertiyoruz. char ve wesley ile beraber en iyi anlaştığım yazar. bana göre saha içinde adeta bir atiba hutchinson.
yuno: tam bir gizli forvet. bence yazarların içinde şutları en iyi olan yuno. pozisyon buldu mu affetmiyor. ayrıca kanatlardan orta konusunda da çok iyi. sıfırdan içeri hatasız orta kesebiliyor. kale önünde verdiği kısa paslar felan şahane.
days: üç oyuncuyu birden pazara gönderdiğini gördü bu gözler. kendisi ile bi keresinde de teketek'te kapışmışlığım var. 2 dakka içinde 4 gol yemiştim. farklı bir oyuncu. ama ilk zamanlar daha iyiydi görüşüne ben de katılıyorum.
taşkuş: muhtemelen boş zamanlarında çılgınca heks oynuyor zira son aylarda iyice geliştirdi kendisini. ileride zirveyi zorlar hatta alır gibime geliyor. tekniği muazzam.
beckham: bu oyunda birisi bana defansına karşı en çok zorlandığım oyuncuyu sorsa düşünmeden beckham derim. çok ama çok az hata yapıyor. alkolsüzken tabi. : D
aig: bu adamın paslarına bayılıyorum ben. çok ama çok ince paslar verebiliyor bazen. ama şutları aynı benim gibi kötü. oyun görüşü ise mükemmele yakın.
*
m.g: bencil deniyor ama normalde bencil olduğunu düşünmüyorum. oynadığı takımdaki topçuları tanıdığı vakit daha güzel oynuyor. m.g benim heksbolda en iyi anlaştığım yazarlardan biridir.
münch: sağlam defans. bi de böyle duvara çarptırarak ilerdeki adama pas vermesi var. özellikle 2ye2 maçlarda çok iyi yapıyor o işi. ama sadece bununla sınırlı değil tabi. genel olarak pasları güzel. diğer yazarlardan farklı olarak roket denilen vuruş tekniğini biliyor.
putuk: çok rahat pozisyona giriyor, girdiklerinin de çoğuna yakınını atıyor. ama kendisine tavsiyem teketek maçlar yaparak çalım tekniğini ve defansını biraz daha geliştirmesi. onun dışında hücum noktasında iyi.
bernard k: reyize yanlış bir şey söylerim diye çok korkuyorum. ozbirde amavarım yöntemini kullanan bernard reyiz, haxballda da adeta lagavarım yöntemini kullanıyor. lagları yüzünden %50-60 performansla oynasa da gayet iyi bence. ama kendisinin bir suçu yok. ben o yurdun müdürünün
. ben o internetin fiber kablolarının
. ben o hd pornocuların
.
glen: en hırslısı sanırım glen. takımı motive etmeyi felan da seviyor. np, öd, sorun yok, döner, olur öyle, pas için teşekkürler gibi kelimeleri kendisinden oldukça sık duyarız. :D en iyi özelliği takım oyununa yatkınlığı. takım yenildiğinde içlerinde en fazla üzüleni şüphesiz glendir. bunu net söyleyebilirim.
hardplayer: sürekli yükselen bir grafiği var. bu çizgide devam ederse iyi bir defans olacak gibi. ayrıca çok severim kendisini. kaptanlı maçlarda da hiç düşünmeden alırım takımıma.
ack ve berlin: ikisi muhtemelen aynı süre zarflarında başladılar heksbola. zira performansları paralel olarak artıyor ikisinin de. başlayalı 2-3 ay gibi kısa bir süre olduğunu varsayarsak, iyi bir gelişme gösterdikleri söylenebilir.
doctor: ilk zamanlarda sevmediğim bir özelliği vardı. pes 2013'ün bugda kalması gibi böyle top ayağına gelmeden hareketlenmiyodu topa doğru. çok defa kendisini afk sandığım için pas vermemişliğim vardı. ama şimdi aşmış bu problemini. sürekli hareket halinde. kanatlardan iyi yardırıyor. ama tekniğini biraz daha geliştirebilir. bi de ben mesela doctorun frikiklerini çok beğeniyorum.
*
notor: bi ara epey oynamıştık. oyun tarzı iyiydi. aynı glen gibi takım oyununa yatkın o da. uzun süredir görünmüyor fakat bana sözü var en kısa zamanda dönecek sahalara.
ben en çok bu yazarlarla oynadım. bu yüzden benim eyyorlamam bu yazarlarla sınırlıdır. şimdilerde epey arttı heksçi tayfa. ama doğru dürüst oynamadan kendileri hakkında yorum yapmak sağlıklı olmayabilir. biraz daha gözlemleyip ona göre yaparız yorumlarımızı.
edit: fakat
skyrunner?! çoktandır göremediğim için çıkmış aklımdan. ben bu sözlüğe nasıl geldim? heks masalarından. kim getirdi? skyrunner. bugün buraya bu entry'i girdiysem kendisinin sayesindedir aslında. özledik sahaların 10 numarasını.