@21 ben yaptığıma tam anlamıyla trollük demiyorum. diyemiyorum. çünkü ne yazık ki, trollük kavramının nasıl bir olgu olduğunu bilmiyorum. ben burada rahatlıyorum sadece. gerçek hayatta insanların yüzüne söyleyemediklerimi buradan söyleyerek rahatlıyorum. günlük hayatta çünkü çok fazla çıkar ilişkisi var ki bu da kapitalist sistemin bize dayattığı bir durum. kendim olarak, karşı tarafın söylediği sözlere susmak zorunda kalıyorum. bu susmayı yutma olarak düşünme. örneğin adam diyor ki, bilmem kimin portresini çok severim. ben o an içimden ona diyorum ki, bi
tirgit amına kodumun cahili. çok biliyorsun sanki o portrenin anlamını cahil cahil konuşuyorsun... bir psikoloji bu.
diğeri ise kendini entelektüel olarak gören insanların yanında çok bulunduğum ve onların o
imsonik bakış açılarına bizzat maruz kalıp onların aydın beyinlerinden akan düşüncelerin tecavüzüne uğradığım için onların parodisini sergilemeye çalışıyorum. tuzu kuru entelektüel parçalarının ta amına koyayım demenin bir başka şekli benim yaptığım. dolayısıyla troll olmaya çalışan biri olarak bilinmek istemem. böyle insanlar da var bu
türkiye'sindeyi anlatmaya çalışıyorum. anlayana tabii...
eh işin diğer bir kısmı da cahillere sataşıp iki rekat eğlenmek. onu da yapamıcaksak zaten yuh olsun bize. neyse. bu çok ben odaklı bir yazı oldu.
ama neticede bu sözlüğün varoluşunda bir ayrılık durumu var. bu ayrılık ise insanları bir yandan kutuplaştırıp, bir yandan da hoşgörü düzeylerinin gelişmesine olanak sağlayan bir sözlük. dolayısıyla bunları konuşacağız, konuşmaya devam da edeceğiz. ve ben bu durumun kötü sonuçlar doğuracağına hiç mi hiç inanmıyorum.