@7 öncelikle fanatik hissiyatımla belirtmeliyim ki, beşiktaş'ın, türkiye'nin 3. büyük kulübü olduğunu belirtmen, beşiktaş'ın büyüklüğünü kabul etmen anlamına gelmekte...
benim için beşiktaş tek büyüktür.
biz varızdır ve diğerleri vardır.
dolayısıyla haklı iltifatına teşekkür ederim.
bu durum, parantez içinde kalsın.
konuya gelecek olursak...
beşiktaş'ın başarısızlıklarından bahsetmişsin.
şimdi sen diyorsun ki başarısızlık, ben diyorum ki haksızlık!
üç puanı hangimize verelim?
sen istiyorsan kendine ver?
ben, kendime verdiğim için "
her türlü haksızlığa rağmen iyi ki beşiktaşlıyım," dedim.
kendine verdiğin üç puan, seni ajitasyona daha az buluyorsa; bir üç puan da ben sana vereceğim.
dolayısıyla 3 puan farkla öne geçmiş oluyorsun.
önemli değil.
bu sene takım iyi gidiyor.
birkaç haftaya kapatırız nasıl olsa o farkı...
başkanın bi'ipnelikler yapmazsa...
fenerbahçe veya galatasaray'ın saman altından su yürüttüğüne inanmak için ise kanıta-delile ihtiyacım yok.
şu konuda anlaşalım:
şike yaptınız, nokta
aziz yıldırım ile hükümet arasındaki anlaşmazlık nedir, bilmem.
belki de farklı durumlar, farklı güçler, bir takım çıkar odakları vardı kendisinin afişe edilmesinin arkasında...
yalnız şike yaptınız.
bu net.
tartışmaya gerek dahi duymuyorum.
dava sürecini ayrı tutmana da sevindim.
öyle olur zaten...
öyle olmalı...
gezi olaylarında fenerbahçe taraftarı da vardı.
beşiktaş'a karşı yapılan haksızlıklar, fenerbahçe'yi ya da fenerbahçeli'yi de kapsayacak boyuta ulaşırsa şayet ayrı tutulmalı...
tıpkı şike sürecinde de ayrı tutacağın gibi bu dava sürecinde de ayrı tutmalısın.
haklısın...
fenerbahçelisin...
yapman gereken bu.
teşekkürler...
sir olly