28
cevap vermek istiyorum müsaadenizle. öncelikle silahşör: neden kendini o insanın, o roman karakterinin yerine koyuyoruz ki, bunu anlamıyorum zaten ben. bu senin dediğin şey, insanın kendi gerçekliğinden kaçışıdır. yine az önce sorduğum soruya geliyorum. kitapların birçoğu, gerçeklerden kaçmamamız, onlarla yüzleşmemiz gerektiğini salık verirken, insanlar neden kendilerini roman karakterlerinin yerine koyup, gerçeklerden kaçıyor? nickimyok: paraşütle atlayan adamın ne hissettiğini evet kitaptan öğrenebilirsin, bunu kabul ediyorum. ama sen kendi duygularını öğrenemezsin ki bu şekilde. yani sen, kendin paraşütle atlarken ne hissettiğini bilemezsin ki, o roman karakterinin neler hissettiğini okuyarak. neler hissedeceğini bilmenin tek yolu, paraşütle atlamaktır. önemli olan burada senin ne hissettiğin mi, yoksa kurgulanmış bir karakterin ne hissettiği midir? o adamın ne hissettiğini öğrenmen, senin kendini tanımana ne kadar fayda sağlar sen o eylemi yapmadığın müddetçe?