8
dediği gibi kulübesine girer girmez şimşek çaktı, azılı bir sağanak ve rüzgar başladı. şömineye odun attı, bize avladığı bir sülünün etini ikram etti. yemekten sonra yanımda taşıdığım çokomilk ten bülent e ve yaşlıya ikram ettim. yaşlı adam "şimdi yemeyeyim canım, koy oraya sonra yerim" dedi uzattığım çokomilk i. "olur mu abi ikram geri çevrilmez. ye ye ağzın tatlansın" diye ısrar ettim. "canım ver bülent e o yesin" dedi bu sefer. "amca naaptın ye şunu. hak geçmesin" diye ısrarımı yineledim. sinirlendi, çoko yu elimden alıp ateşe attı. "ulan koskoca sülün verdim, ses çıkarmadın üçte bir çokomilk in tantanasını yapıyorsun sabahtan beri" diye azarladı beni. hatamı anlayıp özür diledim. bize adaçayı ikram ederken "demek seks i arıyorsunuz" diye konuya girdi. her yerde aylarca aradığımı söyledim, çok yol kat ettiğimi söyledim. "sen çok aradığını mı söylüyorsun. tam tamına kırk sene aradım onu. çok yaklaştım hatta. kaç defa yüz yüze geldim. ama hep elimden kaçırdım. her seferinde beni bir şekilde atlattı bu seks" dedi sinirli sinirli. en sonunda tam yakalayacakken bu uçurumdan aşağı düşmüş ve buraya yerleşmek zorunda kalmış. o yüzden sağ bacağı aksarmış. biz ada çaylarımızı içip sohbet ederken, ortaçgil ise yaşlı adamın eski gitarını kenarda tıngırdatmakla meşguldü. izinsiz gitarını aldığı için zaten inceden kıllanan yaşlı adam "canım o pena kaybolursa seni de kaybederim bilmiş ol" diye çıkıştı. ortaçgil tınmadı, tıngırdatmaya devam etti. yaşlı adam bir yandan şömineye odun atarken, bir yandan da söylenmeye başladı. "ahhh sanatçılar. dur dersin durdan anlamazlar. işleri güçleri aylaklık. ben de zamanında led zeppelin e binmiştim" dedi. "grup olarak mı abi?" dedim. "evet tabii ki; canımdan bezdim ama idare edene kadar onları. yol boyunca ayağıma dolaştılar hep, sürekli tartıştık" dedi. sonra durup ortaçgil e "bülent hadi git biraz odun getir dışarıdan, kırıp getir, öyle arabın skini sallar gibi sallaya sallaya getirme tam kütüğü" diye seslendi. ardı sıra "yağmurluğu da al yanına" diye tekrar uyardı. ortaçgil çıkınca bana yaklaştı ve kısık sesle "seks i yakalıycam diyorsun. ama bu köhnemiş ortaçgil le olmaz bu iş. onun kendine hayrı yok, seni nasıl seks e ulaştırsın. bence bırak onu. sana bir abi tavsiyesi. ortaçgil sadece zaman kaybettirir sana. sal gitsin onu" dedi. "abi niye öyle diyorsun çok kendinden verdi bülent abi, bulmam için seks i. elinden geleni ardına koymuyor yani." diye itaraz ettim. "sen bilirsin daha hızlı olmalısın eğer bana benzemek istemiyorsan. seks e çabucak ulaştıracak birine ya da birilerine binmelisin" dedi bana bir şeyler ima eder gibi... "ne gibi mesela" dedim, "metalika" dedi. "amca nasıl bulayım dağ başında metalika yı şimdi saçmalama" dedim. "sen metalika yı gerçekten iste, o seni nerde olursan ol bulur, karşında hakan altun olsa o metalika olur" diye o an bana çok anlamlı gelen sözler söyledi. ve "yarını bekle" dedi.
#369002 drjivago | 23/12/2014 06:15