9
@4 evet ben de öyle düşünüyorum, ama şunu da ekleyeyim: insandan bağımsız yoktur aynı zamanda. düşünceye özgüdür yine, şans gibi. geçmiş sadece hatıralarımız değil, aynı zamanda "süren etkilerde" de mevcuttur. mesela II. dünya savaşı gerçekten yaşandı mı yaşanmadı mı? bunu bilebilmenin bütün yolları bugün süren etkileri incelemekten geçer, yine günümüze bakıp o çıkarımı yapabiliriz. aynı zamanda gelecek de öyle, tahmin etmesi imkansız, birikmiş deneyim ve bilgilere bakarak yorum yapma işi. ama aynı zamanda evrenin ve hareketin sonsuz olduğunu düşünürsek, "an" diye bir şey de mevcut olamaz. yani an dediğimiz şey zamanın durduğu, evrenin hareketsiz bir kesitidir ya. işte sonsuz hareketi bu şekilde bölemezsin, birimlerden oluşmaz çünkü. deme ki şu "an" da yok. e ne var? geçmiş yok, gelecek yok, şu an yok? bu problemin kaynağı, üç kavramın da insan düşüncesinin ürünü olması. insan ihtiyacından doğan düşünce ürünleri. şans gibi. insan geçmişi hatırlamalı ki nasıl hareket edeceğini bilebilsin. geleceği hesaplamalı ki, nasıl hareket edeceğini bilebilsin. işte bu ihtiyaç geçmişi ve geleceği meydana getiriyor, o kavramlar da mecburen bir "şu an" algısını zorunlu kılıyor. ama düşünceden bağımsız, yani nesnel doğada sadece gerçeklik var, akan, sonsuz bir gerçeklik. peki zaman nedir?