75
aghavni de karşıma geçip oturuyor elinde bir kadeh şarap. yapma be güzelim. zaten kimsecikler de yok evde. girme kanıma. istesem vermez babası, çulsuzun tekiyim. üstelik dinine bağlı bir adam bu agop efendi. bazen kaçırayım diyorum... ıza yazık, kimbilir hangi köşebaşında bekliyor azrail beni. genç yaşında dul kalır yavrucak. iyice içim sıkılıyor abanıyorum sigaraya. bir tane daha bir tane daha derken tütünün yarısını bitirdim neredeyse. nerede kaldı lan bu hasan çavuş? başına bir hal mi geldi ki? ne zaman içecek olsak ilk o alırdı meyhanede soluğu. agop da gelemedi. kaldık başbaşa. bir tarafta dünyalar güzeli aghavni; öte yanda ben, baldırıçıplak, çulsuz bir yeniçeri. biraz daha şarap diyorum, derhal efendim diyor, açsanız bir şeyler hazırlayayım hemen. yok yok diyorum zahmet vermeyeyim, şarap ve tütün kafi. ne zahmeti efendim, ne zahmeti beyim diyor. efendim deme lazım olur be güvercinim... hemen bir şeyler hazırlayıp getiriyor. tam zıkkımlanacakken kapı çalıyor. kim ulan bu gelen? agop efendi desem, adam neden kendi evinin kapısını çalsın? hasan çavuş desem, narası üç sokak öteden duyulurdu. bizim çocuklar zaten yalnız gelmez hasan çavuşla buluşur gelirler. kapıya doğru seğirtiyor aghavni. dur diyorum sessizce, elimle işaret ediyorum bekle diye. hemen alt kattaki mahzene saklanıyorum...