30
kur'anı tefsir edebilmek için arapçaya fazlasıyla hakim olmak gerekiyor. ki bir kelimenin tecvitli ve tecvitsiz okunuşu arasında bile anlam ayrılıkları büyük derecede göze batıyorsa yapılan tefsirlerin dört dörtlük açıklama olduğunu söylemek çok saçma. yazılan bir romanı incelerken bile dönemin zihniyeti göz önüne alınarak inceleniyor. kur'anda geçen ayetleri açıklarken de aynı hassasiyetle açıklanmazsa çoğu ayet arasında bir uyuşmazlık seziliyor elbette. çünkü kur'an indirildiği dönemle ilgili ayetlerle de şekillenen bir kitap. hangi ayet nerede nasıl indirilmiş ayrıntısına inmeden "aha bak burada da bir çelişki buldum" mantığıyla yaklaşılırsa kur'ana tabi ki de inanılmaz. inanç her ne kadar kendi adına mantıklı sebepler bulsan da karşıdakine anlatamadığın şeylerdir. insanlar 13 sayısının uğursuz olduğuna inanır, merdiven altından geçmenin uğursuz olduğuna inanır vb. bu insanlara bu yaptığının akli izahı sorulduğu zaman neden gösterirken zorlanırlar. çünkü inanç akıldan ziyade kalp işidir. kur'anda da geçen ayetlerde "düşünme" yetisini kalbe yüklemesinin temel nedeni budur. çünkü inanç konusundaki düşünceler bir yerden sonra aklen açıklanamaz hale gelir ve öyle yerlerde kalp devreye girer ve "inanıyorum." der. inanç bilgisizlikten ziyade bir istemdir bence. çünkü şuan araştırabileceğimiz sınırsız kaynak var ve çoğumuz bu kaynakları okumak/incelemek yerine "ömer çelakıl" ve türevleriyle kur'anın şifrelerini çözmekle meşgul. ee haliyle dışarıdan bakan bir insanın ister inançsız olsun ister farklı bir dine inanan bir insan olsun islam'da tezatlık bulması çok olağan. inançsız bir insan sayısız kitap okuyarak, kutsal kitapları okuyarak inançsız olmayı tercih ederken bir dine inanan insan dininin kutsal kitabını okumakta zorluk çeker. dinde tarikatleri, mezhepleri, islam dünyasındaki kırılma noktalarını bilmeden inandığı için inançsız olarak görülmesi çok olağan evet. lakin inanç ve inançsızlık arasında gidip gelen bireylerin kendini ikna etme süresinde okudukları, gördükleri, duydukları ve hissettikleri eğer onu bu konuda tatmin ederse inancına devam eder. aklen ve ruhen bir tatminsizlik söz konusuysa zaten karşısına ne kadar deliller sunarsan sun insanın kafasındaki düşünceyi yıkabilmesi o kadar kolay olmasa gerek. inançlı bir insana da hakeza böyle birtakım şeyler sunarak inanç sistemini yıkmasını beklemek pek olağan değil. en fazla inanç sistemini sorgular ve nerede ne yaptığının farkına varır ama o inanç sistemi temelden yıkılmaz bir türlü.
#463972 yokbisi | 09/04/2015 02:21