İnsan canı yandığı zaman, daha fazla masumiyet veya masumiyeti yitirmek arasında gidip geliyordu. Bir yanınız artık iyi düşünüp iyilikle hareket etmeyi öğütlerken, diğer bir yanınız ise çekilen acının ödülü hayattan daha fazla zevk almaya bakmak, tüm
ları yemek olduğunu söyler. İyileşme döneminin hızla ilerlediği, hala dinlendiğim bir ilkbahar akşamında annem bana birinin selamını iletecekti. - Aybüke'yi gördüm oğlum. Çok güzelleşmiş beni görmese tanıyamazdım. Sana çok çok selamı var hep seni sordu. Kalbim yeniden anlamadığım bir şekilde kıpır kıpırdı. O dönem daha facebook'un ilk çıktığı dönemler. Bir umuttur hayal etmek. Dur bir bakayım belki de bulurum onu orada. Hmm şu, yok o değil, şu mu bir bakayım? Hayır hayır o daha da esmerdi. İşte! Buldum. Ulu Tanrım bunun o olma imkanı olamaz. Dikkatlice bakayım, evet evet işte o! Gerçekten harika... Evet o gün bir kez daha o gidemediği baloya lanet etmiştim. Tek bir gece aslında benim hayatım boyunca kadınlara bakış açımı ve kadınlarla yaşamış olacaklarımı değiştirmişti.