ne yazmış be göztepeli

  1. 4
    şu anadolu takımlarının her mayıs ayında (aslında her zaman da şampiyon belli olunca daha bir artıyor) attıkları triplere bayılıyorum. yukarıdaki örnekten yola çıkayım. diyor ki şehrinden başkasının takımını tutma. iyi de sana ne arkadaşım? istediğimi tutarım. ha ben galatasaraylıyım mesela, galatasaray bir izmir takımına karşı oynarken "bizim için karşıyaka'ya/göztepe'ye/altay'a vs. koy" demem, diyen sansür leri de anlamam. bu durum bütün şehir takımları için de geçerli. ama bu şehir takımını tutan arkadaşlar da "burası bizim mekanımız, kutlayamazsınız" diyip insanlara saldırmayı marifet sanmayacak. sadece kutlama da değil "şunun üstünde filan takımın forması var" deyip bir kişye bilmem kaç kişi saldırmayacak, porsuk çayı'na (ya da başka bir yere) atmayacaksınız. galatasaray, fenerbahçe yahut beşiktaş sizin şampiyonluk yolundaki rakibiniz mi? değil. size karşı kazanılan bir maçtan sonra kutlama yaparlarsa çık tepesine, eyvallah. ama şu anadolu romantiklerinin çoğu 2. ve 3.lig'de. süper lig'de olanlar da orta sıralarda takılıyorlar. yani üç büyükler dediğimiz takımların bunlarla bir yarışı yok. fersah fersah geridesiniz. denilecek ki "şehir takımını desteklemezsen tabi geride olunur". alakası yok delikanlılar. al işte beşiktaşlı erdal acar, geliyor karşıyaka'ya yardım yapıyor, herkesin ağzı kulaklarında. antepli altınbaşlar, göztepe'yi aldı, kaç göztepeli ilk zamanlarda tavır koydu? eskişehirspor, kemal unakıtan'la çıkmadı mı süper lig'e? demek istediğim bu romantiklerin derdi takımlarının destek görmemesi değil. bunlar zaten birer camia, ama şehir takımı oldukları için kısıtlı kalıyorlar. üç büyükler ise ülkenin en büyük şehrinin takımları, tüm türkiye'ye hitap ediyorlar çünkü şehir takımlarından önce varlardı. örnek gösterilen avrupa ülkelerinin küçük takımlarının her birinin mazisi 100'er yılı geçiyor ya şehir takımları, daha 50 yaşında bile değil çoğu. e babasından dedesinden gördüğünü uyguluyor, bizlerin babaları dedeleri zamanında şehir takımları ya yoktu ya yeni kuruluyordu. birkaç nesil sonra türkiye'de de yaygınlaşır merak edilmesin. aslında şehir takımlarının seyirci bulamama gibi bir derdi de yok ya. yukarıdaki yazıyı yazan bir göztepeli vatandaş. peki soruyorum. göztepe, amatörde oynadığı dönemde diğer izmir takımlarına ne kadar saygı gösterdi? onlar da izmir'in takımı ama neden her geldikleri yerde olay çıkarıp dükkanları yağmaladılar? mesela ödemiş'e geldi bu zerzevatlar, kendileri lehine tezahürat yapan, misafirperverlik gösteren ilçede neden abuk sabuk hareketler yaptılar. bilinçli bir şekilde şehrinin takımından ziyade üç büyüklere meyillenen insanlar, şu anlamsız "kahpe bizans" edebiyatından, taraftar gruplarının it kopuk tayfası olmasından dolayı kaçıyorlar. en somut örnek; askerde elazığlı bir tertibim vardı. adam beşiktaşlıydı ama gençliğinde elazığspor tribünlerini kovalamıştı (adam 81'li bu arada). televizyonda ne zaman elazığspor maçında tribünler çekilse "hepsini tanıyorum nerede serseri var toplanmışlar" diyordu. bu adam bunlarla sürekli iç içe olduğundan dışarı yöneliyor belki de. bu adamları sevmiyor ki salyalarını akıta akıta temsil ettiklerini sandıkları şehir takımına yakın olsun.
    #483674 der tiger von kreuzberg | 28/05/2015 17:05
     
  2. tümünü gör
iv>