entarileri (689)
- mevsimlerin sıralı listesi cahiller unutursanız buradan bakarsınız.
- cahillerin aksine yeni ve büyük bir dünya sanmaz. o cahillere özgü bir davranıştır. Entellektüel içine girdiği küçük kaygan deliğin, küçük kaygan bir delikten ibaret olduğunu bilir, ona göre davranır, duygularına, ruhuna ve varoluşuna göre davranır.
- badeci'nin müridi.
- badelenmiş.
- seviyesiz bade!
- haberiniz yok. bu cahilliğinizle badelenirsiniz siz yakında. bizzat ben badeleyeceğim sizi.
- @6 cahillerle muhâtab olmuyorum.
- recep ivedik.
- @3 okurken yorucu gelebilir, yazarken bana çok kolay geliyor. entellektüel bir birikimin sonucu tabii.
- elalem 14.6 milyar yıldır genişlemekte olan evrenin bu genişlemenin aynı hızda veya öngörülen şekilde hızla genişlemeye devam etmesi durumunda yakınımızdaki bir süpernovada ortaya çıkacak olası bir kara deliğin bu genişleme sürecinde ne yöne doğru hareket edeceğini saptamaya çalışsın, biz burada hürrem'in intikamını konuşalım. yeni cahiller gelmiş sözlüğüme, ben sözlüğe girmediğimden beri, ve bizim sözlük halkı cahilce bir üslupla cahilce başlıklar açıyor... ... Ben sözlüğe girmediğimden beri kendini 4 kere tavaf etti dünya. ve aynı ihtirasla tekrar ediyorum yine, cahiller için söylediğimi; onlar ki, toprakta karınca, suda balık, havada kuş kadar çokturlar. korkak, cahil, ve çocukturlar. ve kahreden yaratan ki onlardır, entrylerimizde yalnız onların hikayeleri vardır. ve gayrısı mesela benim 4 gün sözlüğe girmemem, laf-ı güzaf...
- sistematik asimilasyon eylemplanları.
- a'dır cahiller. unutursanız buradan bakarsınız.
- yeni yazarların da entellektüel insanlar olmadıklarını gözler önüne seriyor. ben de sevinmiştim bir iki entellektüel gelir de, sözlüğün seviyesi biraz yükselir diye... boşa ümitlenmişim. ama cahiller... unutmayın ki, örgütlü azınlıklar, örgütsüz çoğunlukları eritir...
- dil bilim veya arkeoloji konularında uzmanlaşmasını temenni ettiğim ergen cahil. ya da sanskritçe, malauca falan öğrensin. çok başarılı olur.
- @51 korkmadım desem yalan olur. nitekim cahillerin katlettiği çok aydınımız var yakın tarihimizde...
- hımmm. sende okuduğunu anlayamama durumu hasıl olmuş. sana zikir veriyorum evladım. bir hafta boyunca bir bardak suya 3000 kere "entelit" zikredeceksin. bir haftanın sonunda bardaktaki suyu lavaboya döküp bardağı popişine şey ediceksin söylemesi ayıp. sonra bak ne okuduğunu anlamama kalıyor mu. alışmamışım demişin ya, ona da bire bir bu çalışma. ruhsal bir çalışma ile her sorunu çözebilirsin kardeşim. bu arada salı günleri pipolu sohbetimiz var bekleriz.
- açıklayalım hemen. bu söz, körcahil kimselerin cahillikleri yüzlerine vurulduğu anda, freudyen bir bakış açısıyla yaklaşmak gerekirse "ego savunma mekanizmaları"nı harekete geçirerek ağızlarından istemsizce sıçtıkları sözdür. sizin o mutluluk sandığınız şey, boşa harcanmış zamandan, cahilce söylemek gerekirse "döl israfı" olduğunuz gerçeğinden başka bir şey değidir. sizinle aynı nefesi alan başka bir adam kitap okurken, kendini geliştirmek için, bilim-sanat gibi konularda eğitim alırken, siz 31 çekiyorsunuz, ortalığı batırıyorsunuz. sonra çok asılmaktan kafanıza bişe girmez hale geliyorsunuz. şimdi o adam da aynı nefesi alıyor, aynı ortak havayı soluyor sizinle, siz de aynı havayı... bu işte bir adaletsizlik var. bu adaletsizlik cehaletten beslenen bir sistemin kendini devam ettirebilme çabasından kaynaklanıyor. çünkü sistem her zaman cahili, düşünmeyeni, düşünecek bir beyne sahip olduğunun farkında olmayan kimselere ihtiyaç duymaktadır. neden? çünkü düşünmeyen, bir beyni olduğundan haberdar olmayan bu cahil "mahluk" mutludur. yani çok afedersiniz, seler bunu, yine mutlu olur. neden çünkü bilmiyor ilince ne olacağını.. birine verirse, bütün mahalleye vermesi gerektiğini bilmediğinden, sistem tarafından ilmeye ikna ediliyor ve bunu üstelik kendi rızasıyla yapıyor. sonra da mutlu oluyor? neden? çünkü sistem ona, o götüvermezse çalışamayacağını söylemiş. yani sistem cahilleri erken, onların götünü kaldırmasını da iyi biliyor. cahil mahluk da bi yaptım sanıyor. mutlu mesut hayatına devam ediyor. bu mu şimdi senin mutluluğun? bu... ne yazık ki bu... üstelik dünyanın %80'i hatta daha fazlası bu şekilde mutlu oluyor. insanlar mutlu. ve bu geri kalan %20'yi deli ediyor. sistem tarafından kullanılmak istemeyen, onun içinde yaşamak zorunluluğunun nasıl bir azap olduğunu ruhunun derinliklerinde hisseden entellektüel, aydın kimseler, kendileri dışında kalan insanların cahilliği yüzünden, cahillerle birlikte aynı nefesi soluyarak, aynı dünyada yaşamak zorunda kalıyor. asıl sorun şu ki, aynı havayı aynı dünyada solurken, o dünya bir türlü değişemiyor... tabii insanların mutluluğunda, entellektüellerin kendilerini ve fikirlerini insanlara yeterince iyi anlatamaması, ve cahillerle arasına bir set çekmesinin de payı büyük. işte ben de bu hataya düşmemek için buradayım! sizin yanınızda, sizlerle birlikteyim! mutluluğunuzu elinizden almaya geldim! vermezseniz, ben de sizi sistem gibi !
- kuzeydoğu anadolu projesi cahil.
- @30 sen kendinin yazmadığını mı düşünüyorsun? üzüyorsun beni senin adına.
- @26 dediklerine sonuna kadar katılıyorum. @27 az kendiniz olun, tektipleşmeyin diyorum ve ıbk'ı, ıbıl'ı mesela severek kullanıyorum... bir şey demek istiyorum sanırım.
- @22 doğrudur dostum. öyleydi ve bu israil askerine atılan taşın ardında, bir halkın kendisini savunmasının en doğru yönteminin savunuda olduğu karşı halkın empati ile onu anlaması ile mümkün olurun bir simgesi idi... bu arada ekşici detected ne lan? bi furya gördünüz, kendiniz, özgün bi yaratamadınız, ondan sonra gelip onun bunun anarşistim ben diye dolaştığı, anarşizm kavramından tutun da her şeyin içinin boşaltıldığı bir sisteme kul köle oldunuz! yazıklar olsun. ama çok değil bundan iki üç yıl sonra bu yaptıklarınıza bakıp utanıp pişman olacaksınız. ulan ben o yaşımda nasıl da ergenmişim lan diyeceksiniz. nasıl bir kalıpsızlık hasıl olmuş ki bende, hemen kalıbı koyacak yer aramışım, koyuverince de rahatımdan daha gayrısını düşünmek zorunda hissetmemişim kendimi diyeceksiniz. bazı şeyler geçer, bazı şeyler kalır. kalanlar yanınıza kar, gidenler de zarardır. siz böyle girdiğiniz her türlü ortamı "inci" usulü hava yaparak, kalitenizi ve varlığınızı ortaya koyabileceğinizi sanıyorsanız, bilin ki, ortaya koyduğunuz tek şey, inci kültürü ve onun içinde eriyip giden tam oturmamış ham ve heba olmuş kişiliklerinizdir. şimdi.... bu söylediklerimden sonra, "cahil köpek" demek mi daha ağır, yoksa bu söylediklerim mi? bir düşünün derim. nitekim bir beyne sahipsiniz.
- @15 Edward said'in israil topraklarına attığı o sembolik taş ile ilgili bir sohbet edelim derim. Şarkiyatçılık üzerine kurulu bir sistemin dahilinde, bir düşünürün attığı taş ne gibi değerler taşımaktadır ve o taş, hangi olgulara fırlatılmıştır acaba bir toprak parçasından ziyade...
-
-
- pfff...