entarileri (577)

güllaç gibi adamsın vre

sevemedim işte.

seni görünce hep twitter'daki takipçi satış reklamları geliyor aklıma.

geldi yine ts

asla özgün ve güzel bi şey yapamadı bunlar.

pbs.twimg.com/... örnek olarak bunu gösteriyorum ve başlığı siz saygıdeğer sözlük yazarlarının eline bırakıyorum.

akp militanı mizahı verip küçük düşürtmesin. twitter'da bazen gündemdeki etiketlere bakıyorum. genelde hep akp destekli birkaç etiket oluyor ve o etiketlere girip yazılanlara, karikatürlere falan bakınca diyorum ki. bu adamlar neye gülüyor. neyi düşünüyorlar. sapından dibine akp karşıtı bir insan değilim ama böyle akp destekli etiketlerde gördüğüm hakarete dayalı ve ilkokul seviyesindeki mizahı gördükçe nefret ediyorum bunları yapanlardan. serkan inci gibi mizah mizah diye sayıklayıp durdum gece gece ama durum böyle arkadaşlar.

pul kadar değeri olmak deyimi günümüzde geçerliliğini yitirdiği için entry'e dipnot eklemenizi rica ediyorum.

neyse ki aziz halkımız iki extraya patates olduğu için genel olarak ülkenin umrunda değil bu durum.

saat 22:00'da radyodayız. daha sonra sabah olacak. her zaman sabah olur. bir şairin dediği gibi; "umutsuz bile değildi"

o yıllarda düz liselerde çivili sopayla kavga etmek modaydı ama meslek liseleri geleneksel tutumundan vazgeçmeyip kırık soda şişesi ve taş ikilisiyle devam ediyorlardı. hatırlamak istemediğim yıllardı ve biz anadolu liseliler her zaman süveyş kanalını geçmenin hayaliyle yanıp tutuşurken onlar bizim lisenin kapısının önünde buluşup kavga ederlerdi.

bu iyi. gerçekten iyi.

sen dönme

dön dedim ya

o yıllarda new yorkta yaşamaya yeni karar vermiştik ve ik şehrin aslında apartman dairelerine tıkılıp kalmış sokağa çıkmadığı için şehri hissedemeyen ve bir nebze olsun kayda değer anısı olmayan emicilerle dolu olduğunu fark ettik. dön dedim ya. saygıdeğer ayça hanım. buradan da çıkartabileceğiniz gibi boring. ve buradaki patateslerin mizah zevklerinden tiksinerek size yalvarıyorum. lütfen beni patates yapmayın.

ya ihtiyar gece gece kastın ha.

o yıllarda baverly hills yakınlarındaki santa monica bulvarında tüm şehrin metresleri kalırdı. ve punk dinleyerek yaptıkları saçmalıktan bir nebze olsun sıyrılmaya çalışırlardı. sonra dön dedim ya.

boring ya.

şimdi arkadaşın verdiği cevap niteliğindeki entry'deki küçücük mizahtan keyif alabilmek için bir patates olmak gerekiyor sanırım.

bu konu bana 1963 los angles'ında taksicilik yaparken yaşadığım bir hikayeyi anımsattı. üst kesici dişlerinden birisi eksik olan eroin bağımlısı ve yılanlardan çok hoşlanan bir adam vardı ve karısına "kaltak" ya da "zenci kaltak" derdi. hollywood'da bir filmde oynamıştı ve tüm parasıyla çukuruna battığı için evin bodrumundaki engerek yılanını beslemek için ücretsiz verilen evcil hayvanları ve sokak köpeklerini topluyordu. kendisiyle iki sene sonra bir klinikte karşılaştık. benim klinikteki son günümdü ve taburcu oluyordum. adam ön dişini yaptırmıştı ve emici ve ik kelimelerini her cümle arasına itina ile yerleştiriyordu. çok ik hikayeler anlatıyordu ve sadece selam vermekle yetinmiştim. evet kısaca böyle bir şeydi.

şimdi buradaki mizahtan keyif alabilmek için ancak bir koyun olmak gerekir.

@3 yanlış tahmin beyler :(((((((((((((((( exogenesis amir :/

benim de türkmenistanda gurbanguly berdimuhammedov'la alacaklı davam var ama artık olgunlukla karşılamak lazım bunları.

mesela bi su aygırına talip olmak daha mantıklı bir seçimdir. ubeyd beye sorabilirsiniz.

hatalı tahmin beyler :((((((