iyi ama neden bu detayları es geçme hatasına düşüyoruz ya da düşüyorsunuz? eğer karşımıza gerçek hayatta böyle biri çıktığı taktirde o adamla duygudaş oluruz. daha iyi anlarız. o kadar hızlı yaşıyoruz ki...bu kadar hızlı yaşamaya ne gerek var ayrıca, ben anlamıyorum. eğer detayları kaçırıyorsak hızlı yaşasak neye yarar ki ?
nickimyok: verdiğim örneğin spesifikliğini kabul ediyorum. paraşütle atlamak ya da buna benzer spesifik örnekleri istediğimiz vakit gerçekleştiremeyebiliriz ve bu deneyimleri yaşamış insanları kitaptan okuyarak öğrenmek isteyebilirsin, kabul ediyorum. ama şimdi şöyle düşünelim: ben zamanında paraşütle atladım. konu benim atlamam değil tabi ki. ama ben şimdi sana bunu anlattım diyelim uzun uzun, ha bunu x kitaptan okumuşsun ha da ben sana anlatmışım. aradaki fark ne? hatta ben anlattığımda bu kurgulanmış bir hikaye bile değil, gerçeğin ta kendisi oluyor. yine diyelim ki dışarıya çıktın insanlarla konuştun. dışarısı evsiz barksızlar, evine haciz gelenler, son 6 ayı kalmış insanlarla dolu. hatta belki de hiçbir kitapta göremeyeceğin hikayelerle dolu dışarısı, gerçek hayat. sorduğum şey de zaten bu, dışarıda bu kadar gerçek hikaye varken, kitaplardan çok daha ilginç ve kitaplarda dahi göremeyeceğimiz hikayeler varken, neden kitaplar? silahşör: bağışla, yukarıdaki ile benzer bir cevap verecem ama. bir gün bir arkadaşıma "bir taksici kitap yazsın, almazsam şerefsizim. ben o kitabı, niçenin yazdığı bir kitaba değişmem" dedim. arkadaşım da "eğer taksici bir kitap yazarsa, yazmışsa o taksici dejenere olmuş, dezenformasyona uğramış demektir" dedi. yani gerçek dedimiz şey, taksicinin yazdığı ve kitap haline dönüştürdüğü şeyler değil, taksicinin ta kendisidir.
cevap vermek istiyorum müsaadenizle. öncelikle silahşör: neden kendini o insanın, o roman karakterinin yerine koyuyoruz ki, bunu anlamıyorum zaten ben. bu senin dediğin şey, insanın kendi gerçekliğinden kaçışıdır. yine az önce sorduğum soruya geliyorum. kitapların birçoğu, gerçeklerden kaçmamamız, onlarla yüzleşmemiz gerektiğini salık verirken, insanlar neden kendilerini roman karakterlerinin yerine koyup, gerçeklerden kaçıyor? nickimyok: paraşütle atlayan adamın ne hissettiğini evet kitaptan öğrenebilirsin, bunu kabul ediyorum. ama sen kendi duygularını öğrenemezsin ki bu şekilde. yani sen, kendin paraşütle atlarken ne hissettiğini bilemezsin ki, o roman karakterinin neler hissettiğini okuyarak. neler hissedeceğini bilmenin tek yolu, paraşütle atlamaktır. önemli olan burada senin ne hissettiğin mi, yoksa kurgulanmış bir karakterin ne hissettiği midir? o adamın ne hissettiğini öğrenmen, senin kendini tanımana ne kadar fayda sağlar sen o eylemi yapmadığın müddetçe?
sormuş olduğum soruyu görmediğini varsayarak tekrar yöneltiyorum: bir uçurumdan paraşütle atlamadan, paraşütle atlayan bir adamın hissettiklerini okuyarak, paraşütle atlarken hisssedeceğin duyguları hissedebilir misin, hissedebilir miyiz? bu mümkün bir şey mi ?
öncelikle onları yapmadığını söylemedim. ben gördüğün üzere yalnızca soru soruyorum:) yani gerçeklerle yüzleşmemiz gerektiğini söyleyen birçok kitabın aksine kitapları okuyarak gerçeklerden kaçıyoruz, kendimize bir liman arıyoruz öyle mi? yani gerçeklerden kaçmamız gerektiğini söyleyen bir kitap vasıtasıyla gerçeklerden kaçıyoruz? ben mi yanlış yorumluyorum yoksa. bir uçurumdan paraşütle atlamadan, paraşütle atlayan bir adamın hissettiklerini okuyarak, paraşütle atlarken hisssedeceğin duyguları hissedebilir misin, hissedebilir miyiz? bu mümkün bir şey mi ?
bana yöneltemezsin. çünkü ben kitap okumuyorum. peki başka bir soru sormak istiyorum müsaadenle: farklı hayatlar yaşamak istiyorsan neden gidip pazarda limon satmıyorsun, neden gidip gecenin bi vakti
larla sohbet etmiyorsun, neden taksicilik yapmıyorsun ya da neden benim şu anda aklıma gelmeyen daha milyonlarca, kitap okumaktan çok daha iyi şekilde farklı hayatları tanıyacağın şeyleri yapmıyorsun da kitap okuyorsun ?
o zaman soruyu daha da genişleteyim: neden kitap okuyorsun ?
açayım: neden oblomov'u okuyorsun ?
olm neyi okuyorsun demedim lan. kitap okumak eylemi üzerine konuşalım dedim
eyi hadi anlat biraz dinleyelim
tamam o zaman kitap okumak eylemi üzerine konuşalım
dur ben bulayım geyik mi olsun ciddi mi
şimdi kim skype kuracak
ya
gene mi sen ya:)
telefonda bi olaylar dönüyor genşler çözemedim. telefon donup kalıyor, tekrar açıyorum. açar açmaz daha kendine gelemeden bi daha donuyor. az önce aynısı oldu. şarj 50 lerdeydi, dondu gene. bataryayı söktüm taktım şarj 2 lere inmiş. böyle saçma sapan durumlar işte. nedir bunun derdi dermanı? bataryası mı sıkıntı virüs mü var ya da başka bir şey ?
farzedelim ki öyleyim. bu seni neden ilgilendirsin ki
up
genşler, bu hormonlarla ilgilenen, moleküler biyoloji okuyan, o da olmadı kimyager-biyolog olan, kitap-kaynak tavsiye edecek olan birilerinin yardımına açım, açığım. not: işimle ilgili bir mevzu değil, sadece bu konuda bilgi sahibi olmak istiyorum, biraz okudum, okuyorum ama haliyle de zorlanıyorum yani. çok fazla bi altyapım da yok. bi bilen yol gösterse güzel olur sanki.
ya şimdi bi arkadaşla gidicem. o arkadaşın da pek durumu yok. onun biletini de ben çekecem. e şimdi öyle olunca da iki bilet tuzlu oluyor. hani olmadı taksit falan yapıp alacam ama bi şansımı deneyeyim dedim yine de.
davetiyesi olan? bi güzellik şekerlik yapacak olan?
nikimin hakkını vermeyeceksem ne diye bu niki alayım ki ama di mi gözümün yağı. hem ayrıca konu o da değil, sen neden bana güzel bi cevap vermiyorsun ki, ne garezin var bana, ne ettim ben sana:)
@6 girdilerin yazıldıkları zamanlara bakarsan aynı dakikalarda yazıldığını görebilirsin benim güzel canım kardeşim:)
illa sövmem mi gerekiyor yani ? adam gibi bir şey sorduk di mi ama
nedir bu itemin anlamı lan? sözlükte orada burada çok görüyorum. anlamı ya da türkçe karşılığı nedir bunun? "şey" anlamında mı kullanılıyor? olayı ne yani. aydınlatın beni ya
eyvalla, bakalım bi okuyalım da ondan sonra karar vereyim. fikirlerin için sağolasın.